Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/23243 E. 2014/26694 K. 01.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/23243
KARAR NO : 2014/26694
KARAR TARİHİ : 01.10.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2013
NUMARASI : 2010/292-2013/316

Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş ve davalı K.. A.. duruşma isteğinde bulunmuş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı Bakanlığa ait Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesinde hizmet ihalelerini üstlenen davalı şirketlerde çalıştığını, 01.04.2002-30.06.2009 arasında davalı Haktok firmasında, 01.07.2009-11.12.2009 arasında da diğer davalı Kattenbeck firmasında görev yaptığını, davalı şirket yetkilileri tarafından emeklilik hakkım kazandığı gerekçesi ile iş sözleşmesi sona erdirilmiş ise de müvekkilinin üç ay daha kendisinin sigorta primi ödediğini, bu sebeple davalı şirket tarafından iş sözleşmesinin feshedilmesinin haksız ve usulsüz olduğunu iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekilleri ayrı ayrı davacının iddialarının yerinde olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesinin emeklilik sebebiyle haklı sebeple feshettiği, diğer taleplerine ilişkin alacakları da olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi yollamasıyla, halen yürürlükte olan mülga 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesinin birinci fıkrasının dördüncü bendinde, işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla ayrılması halinde, kıdem tazminatına hak kazanılabileceği hükme bağlanmıştır. O halde anılan hüküm uyarınca, fesih bildiriminde bulunulabilmesi için işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandıktan yaşlılık, emeklilik, malullük ya da toptan ödemeye hak kazanması şarttır. Yine aynı maddenin 5. fıkrasında ise, işçinin emeklilik konusunda yaş hariç diğer kriterleri yerine getirmesi halinde kendi isteği ile işten ayrılması imkânı tanınmıştır. Başka bir anlatımla, sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayan işçi, yaş şartı sebebiyle emeklilik hakkını kazanamamış olsa da, anılan bent gerekçe gösterilmek suretiyle işyerinden ayrılabilecek ve kıdem tazminatına hak kazanabilecektir.
Somut olayda mahkemece davacının yukarıdaki hükümler gereğince kıdem tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle davacının kıdem tazminatı talebi yerinde görülmüş ise de dosya kapsamından davacının yaşlılık aylığı ya da emeklilik şartlarını veya yaş şartı dışında yaşlılık aylığı şartlarını taşıyıp taşımadığı anlaşılamamaktadır. Şu halde mahkemece bu husus Sosyal Güvenlik Kurumundan sorulup araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.