Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/22883 E. 2014/36089 K. 18.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22883
KARAR NO : 2014/36089
KARAR TARİHİ : 18.12.2014

MAHKEMESİ : Bursa 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2013
NUMARASI : 2011/722-2013/314

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, fazla çalışma ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacı ile aralarındaki sözleşmenin Borçlar Kanunundan kaynaklandığını, davacının şirketin işçisi olmadığını, iddia edilen aylık 10.000,00 TL ücretin afaki olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının müdür olarak davalı işyerinde çalıştığı, iş sözleşmesinin tazminat ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona erdiğinin davalı işveren tarafından ispatlanamadığı değerlendirilerek, delil durumuna göre istekler kısmen hüküm altına alınmıştır.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında iş ilişkisi bulunup bulunmadığı ve buna bağlı olarak davacının talep ettiği kıdem ve ihbar tazminatı ile işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı işçi, davalının yanında çalıştığını ve iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini iddia ederek işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir. Davalı ise dava konusu dönemde davacı ile aralarında iş hukuku anlamında bir ilişki bulunmadığını, davacının komisyon ile çalıştığını, alışveriş merkezindeki işyerlerini kiraya vermesi karşılığı, kiraya verme ve kiracı bulma işlemlerini yürütmesi sebebi ile komisyon ücreti ödendiğini, müdür olarak başka bir şahsın çalıştığını savunmuştur. Mahkemece davacının işyerinde çalıştığı kabul edilerek dava konusu tazminat ve alacaklar hüküm altına alınmış ise de, dosya kapsamındaki vergi kaydına göre davacının 02.08.2010-31.12.2010 tarihleri arasında vergi kaydı ve bağkur kaydı bulunması sebebi ile davalı ile davacı arasında bağımlılık unsurunun oluşmadığı, şahit beyanları ve tüm dosya kapsamına göre taraflar arasındaki iş ilişkisinin yeterli ve inandırıcı deliller ile ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu sebeple açılan davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.