Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/2281 E. 2014/4176 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2281
KARAR NO : 2014/4176
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ : Ankara 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 12/12/2013
NUMARASI : 2013/1458-2013/1420

Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ….. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, iş sözleşmesinin haksız ve kötü niyetli olduğunu ileri sürerek feshin geçersizliğine ve müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalılar vekililleri, davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalılar vekilleri temyiz etmişlerdir.
Davacının iş sözleşmesi 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II. maddesine göre haklı sebeple sona erdirilmiştir. Haklı sebeple yapılan fesihlerde savunma alınma zorunluluğu yoktur.
İşverence, davacı hakkında sisteme geç girerek vardiya uyumsuzluğuna sebep olduğu, işlem sırasında oyun oynamak ve haksız yere çağrıyı uzatmak suretiyle sistemi kötüye kullandığı ve vardiyaya geç geldiği halde sistemini çalışan arkadaşına açtırarak operasyonda olmadığı halde kısa mola ile login olarak sistemi kötüye kullandığı gerekçeleri ile birden çok kez tutanak tutulmuş ve davacı bir kaç kez uyarılmıştır.
Dosya kapsamında mevcut dahili davalı işveren tarafından feshe gerekçe yapılan davacı hakkındaki tutanakların ve disiplin kurulu uyarı cezalarının sayısı ve içeriği dikkate alındığında davacının eylemlerinin işveren yönünden haklı sebep boyutuna ulaşmamış ise de, sözleşmenin geçerli sebeple feshedildiğinin kabulü gerekir. Diğer taraftan fesihle ilgili Disiplin Kurulu Kararının alınmamış olması feshi haksız hale getirmekte ise de, dairemizin uygulamasına göre geçerli sebebi ortadan kaldırmamaktadır. Bu durumda, davanın reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Mahkemece yukarıdaki sebepler gözetilmeden davanın reddi yerine kabulü hatalı olup 4857 sayılı Kanun’un 20/3. maddesi uyarınca mahkeme kararının bozularak ortadan kaldırılması ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 25,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubuyla bakiye 0,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalı Türk Telekomünikasyon A. Ş.’ nin yaptığı 30,00 TL yargılama gideri ile dahili davalı …..Rehberlik ve Müşteri Hiz. A. Ş. ‘ nin yaptığı 56,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalılara ödenmesine,
5-Davalılar vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine,
7-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.