Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/21233 E. 2014/30797 K. 10.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21233
KARAR NO : 2014/30797
KARAR TARİHİ : 10.11.2014

MAHKEMESİ : İzmir 6. İş Mahkemesi
TARİHİ : 27/05/2013
NUMARASI : 2012/549-2013/258

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin 03.10.2003 tarihinde davalı şirkette çalışmaya başladığını, davalı şirkette en son yurtdışı malzeme lojistik müdür yardımcısı olarak görev yaptığını, müvekkilinin ücret alacaklarının ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini ve davalı şirket aleyhine icra takibine başlandığını, icra takibine borçlu yan tarafından 12.11.2012 tarihinde kısmi olarak itiraz edildiğini beyanla kısmi itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz sebebiyle davalı borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının müvekkili şirkete ait işyerinde 03.10.2003- 27.9.2012 tarihleri arası çalıştığını, davacının istifa ettiğini, müvekkili şirketin finansal açıdan geçici olarak sorunlar yaşadığını, davacının yaşanan geçici finansal sorunların bahane edilerek iş sözleşmesinin feshedilmesinin kötü niyetli bir tutum olduğunu, davacının müvekkili şirket aleyhine icra takibinde bulunduğunu, davacının işbu icra takibinde kıdem tazminatı, ücret alacağı, yakıt fişi alacağı ile kıdem tazminatı ve ücret taleplerine ilişkin yıllık %18 oranında mevduat faizi, diğer alacak talebine ilişkin olarak ise yıllık %9 oranında faiz talep ettiğini, davacının kıdem tazminatı talebinin ücret alacağı talebinin bir kısmı ile kıdem tazminatı ve ücret alacağına işletilen fahiş faiz oranına itiraz edildiğini, müvekkili şirketçe yapılan itirazın yerinde ve hukuki olduğunu beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında davacının icra takibine konu ücret alacağı miktarı tartışmalıdır.
Genel haciz yoluyla ilamsız icra takiplerinde borçlunun itirazı üzerine takip durur ve alacaklının takibin devamını sağlamaya yarayan imkanlarından biri İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesinde öngörülen itirazın iptali davasıdır.
İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır. İcra takibinde yer alan ve borçlu tarafından itiraza uğrayan kısım davanın konusunu oluşturur. Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir.
Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur.
Dosya içeriğine göre, davacının dava konusu alacaklarının tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlattığı, davalı borçluya tebliğ edilen ödeme emrinde davacının 17.423,31 TL ücret alacağını talep ettiği, davalı borçlunun ödeme emrine kısmen itiraz ettiği, kısmi itirazında davacının ücret alacağı miktarının 17.193,68 TL olduğunu ifade ettiği anlaşılmış olup buna göre taraflar arasında söz konusu alacağın 17.193,68 TL’lik kısmı tartışmasızdır.
Mahkemece davacının ücret alacağı hakkında yapılan hesaplamada davalı tarafından ücret alacağının 17.193,68 TL olduğunun ikrar edildiği değerlendirilmeksizin davacının ücret alacağı miktarının 12.439,27 TL olduğuna hükmedilmesi hatalı olup davacının dosya kapsamında ispatlanamayan alacak miktarının 229,63 TL olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasında işçilik alacaklarına uygulanacak faiz oranı tartışmalıdır.
Somut olayda banka şubelerine müzekkere yazılarak fesih tarihinde bir yıllık mevduata uygulanan faiz oranı araştırılmış ve banka şubelerince bildirilen faiz oranlarının aritmetik ortalaması alınarak davacının işçilik alacaklarına uygulanacak faiz oranının tespit edilmiştir. Davacının işçilik alacakları için uygulanacak faiz oranına ilişkin olarak, mahkemece yapılan araştırmada tespit edilen en yüksek faiz oranının, hesaplamaya esas alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair sebeplerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine,10.11.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.