Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/19755 E. 2014/27299 K. 13.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19755
KARAR NO : 2014/27299
KARAR TARİHİ : 13.10.2014

MAHKEMESİ : Sakarya İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2013/586-2014/565

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait diyaliz merkezinin müdürü olduğunu, fazla mesai yaptığını, bayram günlerinde çalıştığını, davalı tarafın davacının iş akdine son verdiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının diyaliz merkezinde bulunmaması, bunun sık sık tekrarlanması, şirkette usulsüz işler yapıldığı konusundaki sözlü yakınmalar ve ihbarlar üzerine savunmasının istendiğini, davacının savunmasından da usulsüz harcamalar yapıldığının anlaşılabileceğini, bu sebeple davacının kıdem ve ihbar tazminatı talep etmeye hakkı bulunmadığını ayrıca davacının fazla çalışma yapmadığını, ulusal bayram günleri ve resmi tatil günleri çalışmadığını, bulunduğu konum itibariyle mesaisini kendisinin ayarladığını, ücret alacağının da bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında kıdem tazminatı tavanı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
1475 sayılı Kanun’un 14. maddesinde, “Toplu sözleşmelerle ve hizmet akitleriyle belirlenen kıdem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez” şeklinde kurala yer verilmiştir. Belirtilen üst sınır, “genel tavan” olarak adlandırılabilir. En yüksek devlet memuru da Başbakanlık Müsteşarı olduğundan genel tavan, bu görevdeki kişinin emekliliği halinde Emekli Sandığınca ödenecek olan bir yıllık ikramiye oranını geçemeyecektir.
Genel tavan, iş sözleşmesinin feshedildiği andaki tavandır. Süreli fesih halinde sürenin son bulduğu tarih tavanın tespitinde dikkate alınır.
Somut olayda diyaliz merkezi müdürü olarak çalışan davacının emsal ücretinin araştırılması kapsamında için meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası ile Sakarya Ticaret ve Sanayi Odasına müzekkere yazılmıştır. Gelen yazı cevaplarında belirtilen ücretlerin aralığında kalan ve davacının beyanında geçen ücretin davacının ücreti olduğu yönündeki kanaat isabetlidir. Ancak mahkemece hükme esas alınan 07.04.2014 tarihli bilirkişi raporunun 2. seçenek olarak belirtilen kısmında yer alan hesaplamada, kıdem tazminatı bir yıl için bilirkişi tarafından 3.852,06 TL brüt ücret üzerinden hesaplanmış, kıdem tazminatı tavan miktarı aştığı halde bu ücret üzerinden yapılan hesaplama mahkemece kabul edilmiştir. Feshin kesinleştiği tarihteki kıdem tazminatı tavan ücreti üzerinden hesaplama yapılmalıdır. Mahkemece bu yön gözetilmeden tavan miktarı aşan ücret üzerinden hesaplanan kıdem tazminatının kabulüne karar verilmesi hatalıdır. Mahkemece bu yön gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 13.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.