Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/19030 E. 2014/24541 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19030
KARAR NO : 2014/24541
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2013/710-2014/256

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından herhangi bir geçerli hukuki sebep gösterilmeyerek 28.10.2013 tarihinde feshedilmesine rağmen işverence her ne sebeple olduğu bilinmeyerek 25.10.2013 tarihinde feshetmiş gibi geriye dönük olarak imzalar attırıldığını ileri sürerek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.
Davalı işveren vekili, davanın süresinde açılmadığını,her ne kadar davacı tarafça fesih bildiriminin 28.10.2013 tarihinde yapıldığı iddia edilse de, davacının iş akdini 25.10.2013 tarihinde kendi el yazısı ile hazırlanıp imza altına alınan belge ile tek taraflı olarak feshettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacı tarafça gerçekleşen bir fesih işleminin bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesinin birinci fıkrasına göre iş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Taraflar anlaşırlarsa işçi aynı sürede uyuşmazlığı özel hakeme götürebilir.
Bir aylık dava açma süresi hak düşürücü nitelikte olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. Dairemizce bir aylık dava açma süresinin başlangıcı fesih iradesinin işçiye ulaştığı tarih olarak kabul edilmektedir.
Somut olayda, davacı 19.04.2004-25.10.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde çalışmış olup iş sözleşmesi kendisi tarafından 25.10.2013 tarihinde yazılı bildirimle feshedilmiştir. Davacı her ne kadar iş sözleşmesinin işveren tarafından 28.10.2013 tarihinde feshedildiğini, bu tarihte kendisine 25.10.2013 tarihli istifa dilekçesi yazdırılıp imzalatıldığını ileri sürmüşse de, iddiasını yeterli ve inandırıcı delillerle kanıtlamamıştır. Bu halde davanın açıldığı 26.11.2013 tarihi itibari ile bir aylık dava açma süresinin geçmiş olduğu gözetilmeden mahkemece aksi kanaatle yazılı şekilde karar verilmesi bozma sebebidir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen Sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 170,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 18.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.