Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/1896 E. 2014/2851 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1896
KARAR NO : 2014/2851
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

MAHKEMESİ : Ankara 18. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/11/2013
NUMARASI : 2013/207-2013/810

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin geçerli ve haklı sebebe dayanmaksızın işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin haklı veya geçerli nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 25. maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır.
4857 sayılı Kanun’un 22. maddesi uyarınca, “İşveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.” Bu maddeye dayanılarak yapılacak değişiklik feshinde; değişiklik ve fesih bildirimlerinin yazılı yapılması ve sebeplerinin de yazılı gösterilmesi geçerlilik koşuludur.
Dosya içeriğinden, 20.11.2008 tarihinden beri davalı işyerinde en son koltuk üretim planlama mühendisi olarak çalışan davacının iş sözleşmesinin, 08.03.2013 tarihinde, yeni yapılanma gereği atandığı ahşap üretim planlama mühendisliği görevini yerine getirmediği, eski görevine ısrarla devam ettiği, hatırladığı halde görevini yapmadığı gerekçesiyle 4857 sayılı Kanun’un 25/II-h bendi uyarınca feshedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, mahkemece, tanık beyanlarından hareketle, iki mühendis tarafından yürütülebilen işin davacı tarafından tek başına yürütülmesinin mümkün olmadığı göz önüne alınarak, davacının iş şartlarının ağırlaştığı ve göreviyle ilgili esaslı değişikliğe gidildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma eksik ve hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, davacının yaptığı iş ile teklif edilen görev arasında iş şartları yönünden esaslı bir değişiklik olup olmadığı, yapılan görev değişikliğinin işverenin yönetim hakkı kapsamında kalıp kalmadığı hususlarının kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti gerekmektedir. Bu anlamda yapılacak iş, insan kaynakları uzmanı ve endüstri mühendisinden oluşacak bilirkişi kuruluna yerinde inceleme yapma yetkisi de verilmek suretiyle alınacak bilirkişi raporu ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç :
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.