Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/18773 E. 2014/23415 K. 09.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18773
KARAR NO : 2014/23415
KARAR TARİHİ : 09.09.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 18/02/2013
NUMARASI : 2009/437-2013/110

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini beyanla, kıdem tazminatı, yıllık izin, aylık ücret, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının haklı neden bulunmadan iş sözleşmesini feshettiğini, tazminat alacağına hak kazanmadığını, sair hak kazandığı halde ödenmemiş işçilik alacağının da bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında, dava konusu aylık ücret ve fazla çalışma ücreti alacağında yapılan ödemelerin mahsubu ile davacının fazla çalışma ücreti alacağının hesaplanması noktalarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davalı vekilince dosyaya sunulan bir kısım ücret alacağı ödemelerine ilişkin makbuzlara, davacı tarafça makbuzlardaki bilgilerde tahrifat yapıldığı gerekçesiyle itiraz edilmiş, mahkemece de anılan itirazın değerlendirilmesi için bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda tahrifat belirlenen makbuzlar için, tahrifata uğramadan önceki halin esas alınması gerektiği yönündeki mahkeme kabulü isabetlidir.
Ne var ki, düzenlenen ek bilirkişi raporunda, üzerinde tahrifat bulunmayan, 23.03.2009 tarihli ve 520,00 TL bedelli ile 13.03.2009 tarihli ve 200,00 TL bedelli “maaş avansı” açıklamalı makbuzlarda belirtili ödemeler, hesaplanan aylık ücret alacağından mahsup edilmesine rağmen, mahkemece söz konusu bedellerin mahsup edilmediği tutarın esas alınması hatalı olmuştur.
Diğer taraftan, düzenlenen kök ve ek bilirkişi raporunda, üzerinde tahrifat bulunmayan 06.03.2009 tarihli ve 300,00 TL bedelli ile 06.03.2009 tarihli ve 100,00 TL bedelli “maaş avansı” açıklamalı makbuzların, ödenmemiş aylık ücret alacağından mahsup edilmemesi hatalıdır.
Yine, 04.04.2009 tarihli 200 TL bedelli (tahrifata uğramadan önceki miktarı) “maaşına ve mesaisine istinaden” açıklamalı makbuzda belirtili ödemenin, dava konusu fazla çalışma ücreti ve aylık ücret alacağına isabet eden kısımlarının ilgili alacaktan düşülmemesi de hatalıdır.Söz konusu makbuzda belirtili ödemenin yarımşar oranda makbuz üzerinde yazılı alacaklara dair olduğu kabul edilerek mahsup işlemi yapılmalıdır.
3-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
Somut olayda, dosyaya bir kısım imzalı ve fazla çalışma ücreti tahakkuklu bordrolar sunulmuş olup, hükme esas alınan bilirkişi raporunda anılan tahakkuklu bordroların nazara alınmaması hatalı olmuştur. Yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde, tahakkuklu bordrolar nazara alınarak fazla çalışma ücreti alacağı değerlendirmeye tabi tutulmalıdır.
Yukarıda yazılı sebeplerden, eksik inceleme ve değerlendirmeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.