Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/18205 E. 2014/27531 K. 14.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18205
KARAR NO : 2014/27531
KARAR TARİHİ : 14.10.2014

MAHKEMESİ : İzmir 11. İş Mahkemesi
TARİHİ : 01/03/2013
NUMARASI : 2012/32-2013/75

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işlerinde 10.04.2008-27.07.2009 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini işyerinde fazla çalışma yaptığını, hafta tatilleri ve genel tatil günlerinde çalışmaya devam ettiğini ve ücretlerinin eksik ödendiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının kullandığı araçta bulunan TSR sistemi ile araç çalışmıyorken depo kapağının açılması ve en az 30 litre yakıt boşaltılması halinde, hangi saatte ne kadar boşaltım yapıldığının tespit edilebildiğini, davacının muhtelif zamanlarda durması yasak olan yerlerde aracını durdurduğu ve aracın deposundan yakıt boşaltığının tespit edildiğini, davacının doğruluk ve bağlılığa uymayan bu davranışı sebebi ile iş sözleşmesinin haklı sebebe dayalı feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak. davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu, davacının fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma iddiasını tanık beyanları ile ispatladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Somut olayda, davalı işveren tarafından dosyaya ibraz edilen ve davacının kullandığı araçta bulunan TSR sistemi kayıtları olduğu belirtilen, günlük araç hareket grafiklerinin incelenmesinde; 2009 yılı Haziran ve Temmuz aylarında aracın yakıt dolum ve boşaltım miktarları ile tarihlerinin belirlendiği görülmektedir. Anılan dönemde aracın yakıt deposundan çok sayıda boşaltım yapıldığı ve davacının 06.07.2009 tarihli savunmasında bu tarihlerde aracın kendisinin kullanımında olduğu hususuna itiraz etmediği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, davalının fesih sebebi olarak ileri sürdüğü eyleme ilişkin herhangi bir delil ibraz etmediği gerekçesi ile kıdem ve ihbar tazminatı istemlerinin kabulüne karar verilmiş ise de; ilgili TSR kayıtlarına ilişkin bir değerlendirme yapılmadığı sabittir. Öncelikle uzman bir bilirkişi aracılığı ile araçta bulunan TSR sistemi ile yakıt dolum ve boşaltım hususunda sağlıklı bir ölçüm yapılıp yapılmayacağı belirlenmeli ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirilerek sonuca gidilmelidir. Eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 14.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.