Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/17495 E. 2014/22671 K. 02.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17495
KARAR NO : 2014/22671
KARAR TARİHİ : 02.09.2014

MAHKEMESİ : Ankara 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/05/2013
NUMARASI : 2013/220-2013/635

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, davalı Türk Hava Yolları bünyesinde kabin memuru olarak çalıştığını ve Ankara Base uçuşlarının iptal edilmesi nedeni ile iş sözleşmesinin feshedildiğini belirterek işe iadesine karar verillesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının uçucu personel olduğunu belirterek görev itirazında bulunmuş ve davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının uçucu personel olduğu ve 4857 sayılı İş Kanunu’nun 4. maddesinde sayılan istisnalar arasında yer aldığı gerekçesi ile davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan, dava şartı yokluğundan usulden ret kararı verilmiştir.
Kararı süresi içinde davacı vekili temyiz etmiştir.
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki ilişkinin iş kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı Kanun’un 1. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.
Anılan Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca “deniz ve hava taşıma işlerinde çalışanlar” hakkında bu kanun hükümleri uygulanmaz. Deniz taşıma işlerinde çalışanlar 854 sayılı Deniz İş Kanununa tabidir. Ancak hava taşıma işlerinde çalışanlar için özel bir düzenleme yapılmadığından Borçlar Kanunu genel hükümleri uygulanmaktadır. Ancak, hava taşıma faaliyeti yapılan işyerinde sendika örgütlenmesi sonucu toplu iş sözleşmesi bağıtlanmış ise, sendika üyesi işçi ile işveren arasındaki uyuşmazlığın 07.11.2012 tarihinden önce 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu’nun 66. maddesi, 07.11.2012 tarihinde ise bu tarihte yürürlüğe giren 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş İlişkileri Kanunu’nun 79. maddesi uyarınca iş mahkemesinde görülmesi gerekir.
Somut olayda, davalı T.. A.. bünyesinde kabin memuru olarak çalışan davacı, iş sözleşmesinin haklı ve geçerli bir neden olmadan işverence feshedildiğini belirterek işe iade istemi ile dava açmıştır. Mahkemece, davacının uçucu personel olduğu ve 4857 sayılı Kanun’un 4. maddesinde sayılan istisnalar arasında yer aldığı gerekçesi ile davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olduğundan, dava şartı yokluğundan usulden ret kararı verilmiştir. Ancak, mahkemenin görevi konusunda yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Fesih tarihinde geçerli olan toplu iş sözleşmesi dosya arasına getirtilmeli, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde, uçucu personele 4857 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bir düzenleme varsa, davacının anılan kanun kapsamında olduğu değerlendirilerek işin esasına girilip karar verilmelidir. Bir düzenleme bulunmadığının anlaşılması durumunda ise, şimdiki gibi görevsizlik kararı verilmelidir. (Dairemizin 23/12/2013 Tarih, 2013/36336- 2013/ 30075 E-K sayılı kararı da bu yöndedir ) Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Hükmün yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.09.2014 günü oybirliği ile karar verildi.