Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/17159 E. 2014/23232 K. 09.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17159
KARAR NO : 2014/23232
KARAR TARİHİ : 09.09.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2013
NUMARASI : 2011/453-2013/29

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde 23.09.2004-24.01.2011 tarihleri arasında çalıştığını, sigorta primlerinin gerçek ücreti üzerinden yatırılmaması ve fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile iş sözleşmesinin haklı sebebe dayalı feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, kendi isteği ile işten ayrılan davacının kıdem tazminatına hak kazanamayacağını ve işyerinde fazla çalışma yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu ancak hak kazandığı kıdem tazminatının davalı işverence ödendiği, fazla çalışma iddiasının davacı tarafça ispatlanamadığı ve işçinin hak kazandığı yıllık izinlerinin kullandırıldığı veya ücretlerinin ödendiğini gösterir delillerin işverence ibraz edilmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların, şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, gümrük müşaviri olarak görev yapan davacı işçi, işyerinde işveren tarafından hafta içi beş gün 08:00-20:30 saatleri arasında, Cumartesi günleri ise 10:00-18:00 saatleri arasında belirlen normal mesai saatleri dışında, yaptığı işin niteliği gereğince Gümrük Müdürlüklerinde fazla çalışma yaptığını ileri sürmektedir
Her ne kadar davacı şahidi O.. K.., gümrük müşavirlerinin çalışma saatlerinin gümrük memurlarının çalışmalarına endeksli olduğunu ve hafta için günlerde 08:30-17:30, Cumartesi günleri ise 10:00-16:00 saatleri arasında gerçekleştiğini beyan etmiş ise de; dosya içerisine ibraz edilen ve Ambarlı Gümrük Müdürlüğüne hitaben davalı şirket tarafından yazılan görevlendirme ve izin yazılarının incelenmesinde; bazı işlemlerin resmi çalışma saatleri haricinde yapabilmesi için gerekli personelin görevlendirilmesinin talep ettiği görülmektedir. Bu izin ve görevlendirme talep dilekçeleri içeriğinden gümrük müdürlüklerinde resmi çalışma saatleri dışında da çalışma yapıldığı anlaşılmaktadır .
Mahkemece davacı şahidi Y.. A..’in, sadece Cumartesi günleri gerçekleşen çalışma saatlerine ilişkin beyanları alınmış, çalışmanın hafta içi hangi saatler arasında gerçekleştiğine ilişkin bilgisi tespit edilmemiştir .
Davacı tarafça dosya içerisine ibraz edilen Ambarlı Gümrük Müdürlüğüne işverence yazılan izin ve görevlendirme talep dilekçelerine ilişkin değerlendirime yapılmadan ve davacı şahidinin, hafta içi çalışma saatlerinin ne şekilde gerçekleştiği, normal mesai saatleri dışında gümrüklerde haftada ortalama kaç defa ve hangi saatlere kadar çalışma yapıldığı hususunda ayrıntılı beyanları alınmadan fazla çalışma ücret alacağı isteminin reddine karar verilmesi isabetsizdir. Yukarıda belirtilen hususlarda gerekli inceleme yapılmalı, şahitlerin ayrıntılı beyanları yeniden belirlenmeli ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Eksik incelemeye dayalı hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.