Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/16817 E. 2014/26442 K. 01.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16817
KARAR NO : 2014/26442
KARAR TARİHİ : 01.10.2014

MAHKEMESİ : Çanakkale İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/04/2014
NUMARASI : 2013/318-2014/142

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin emeklilik sebebi ile sona erdiğini,tazminatının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Sağlık Bakanlığı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, kanuni süresi içinde, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğinden, ilk kararın, “…Somut olayda davacı iş sözleşmesinin emeklilik sebebi ile sona erdiğini savunmuştur. Bu kapsamda mahkemece doğru sonuca ulaşılabilmesi için, fesih sebebinin denetimi bakımından davacıya ait yaşlılık aylığı tahsis evrakı veya davacının yaşlılık aylığına hak kazandığını gösterir bilgi ve belgeler dosya kapsamına alınmalı, davacının kıdem tazminatına esas alınan çalışma süresinin tamamının davalı Sağlık Bakanlığı’nın alt işvereni yanında geçip geçmediği, dosya kapsamından anlaşılamadığından iddia edilen hizmet sürelerinin tamamının davalı Sağlık Bakanlığının alt işvereni yanında geçip geçmediği hiçbir tereddüte mahal vermeyecek şekilde araştırılmalıdır.” gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulduğu anlaşılmıştır.
1475 sayılı İş Kanun’un 14. maddesinde, işçinin iş sözleşmesini bağlı bulunduğu sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık aylığı almak amacıyla feshetmesi durumunda, kıdem tazminatına hak kazanacağı öngörülmüş ve yine aynı maddede, iş sözleşmesinin bu amaçla feshinden söz edilebilmesi için, sözleşmeyi işçinin feshetmiş olması, feshin emekli (yaşlılık) aylığı almak amacıyla yapılmış olması ve işçinin sosyal güvenlik kurumuna başvurduğunu ve aylığı hak kazandığını belgelemesi gerektiği belirtilmiştir. İşçinin, iş sözleşmesini yaşlılık aylığı almak amacıyla feshinde, kıdem tazminatı hakkının dogması için fesih tarihinde yaşlılık aylığına hak kazanma koşullarının gerçekleşmiş olması yeterlidir. Kanunda ön görülen belgeleme koşuluna uyulmamış olması kıdem tazminatı hakkının doğmasını engellemez. Belgeleme koşuluna uyulmaması hali sadece kıdem tazminatının gecikme faizinin fesih tarihinden değil dava tarihinden başlatılması sonucunu meydana getirir. Başka bir anlatımla bu yön iş verenin kıdem tazminatı borcu bakımında hangi tarihte temerrüde düştüğünün tespitinde belirleyici olur.
Somut olayda, davacının emekliliği hakettiğine dair belgeleri işverene vermediği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, kıdem tazminatına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile fesih tarihinden itibaren faiz yürütülmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının birinci bendinin silinerek yerine; “1.000,00 TL kıdem tazminatının dava tarihi olan 09.08.2012 tarihinden itibaren, 4.189,00 TL kıdem tazminatının ıslah tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 01.10.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.