Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/16805 E. 2015/30490 K. 09.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/16805
KARAR NO : 2015/30490
KARAR TARİHİ : 09.11.2015

MAHKEMESİ : Ankara 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/03/2014
NUMARASI : 2012/602-2014/379

DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, yıllık izin ücreti, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde serigrafı ustası olarak çalıştığını, davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı sebep olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, hafta tatili, yıllık ücretli izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin davalı işverence mazeretsiz devamsızlığı üzerine haklı sebeple feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalar dikkate alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni geciktirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin hafta tatili çalışması yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Hafta tatili yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen hafta tatili alacağının ödendiği varsayılır.
Söz konusu alacağın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, hafta tatili çalışmasının bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de iddia edilen dönemlerde çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Hafta tatili çalışmasının yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, davacının davalıya ait işyerinde 27.06.2007-13.06.2012 tarihleri arasında serigrafı ustası olarak çalıştığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yargılama sırasında dinlenen tanık beyanlarından, davacının haftanın yedi günü çalıştığı iddiasını doğrulayamadığını ancak mahkemenin aksi kanaatte olması ihtimaline binaen çalışma süresi boyunca sürekli hafta tatili çalışması yaptığı kabulü ile hafta tatili alacağı hesaplandığı, mahkemece bu hesaplama doğrultusunda hafta tatili alacağına hükmedildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında dinlenen tanıkların beyanlarından işyerinde haftanın yedi günü çalışıldığı hususunun ispatlanamadığı, davacının hafta tatili çalışmasına yönelik iddiası hakkında tanık beyanından başka delil ibraz ve ikame etmemiş olması karşısında, davacının hafta tatili ispatlayamadığı kabul edilerek bu iddiaya dayalı hafta tatili ücreti talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 09.11.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.