Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/15770 E. 2014/18234 K. 23.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/15770
KARAR NO : 2014/18234
KARAR TARİHİ : 23.06.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/12/2012
NUMARASI : 2010/1249-2012/1213

Hüküm süresi içinde davalı İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş. ile Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 23.11.1994 tarihinden 15.09.2009 tarihine kadar davalılar yanında aralıksız olarak çalıştığını ancak yıllık ücretli izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı, davalılardan İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş. ile Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Sözleşmenin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
Öte yandan, işyeri devrinin esasları ve sonuçları 4857 sayılı Kanun’un 6. maddesinde düzenlenmiş olup, sözü edilen hükümde, işyerinin veya bir bölümünün devrinde devir tarihinde mevcut olan iş sözleşmelerinin bütün hak ve borçlarıyla devralan işverene geçeceği öngörülmüştür. Devir tarihinden önce doğmuş ve devir tarihinde ödenmesi gereken borçlar açısından, devreden işverenle devralan işverenin birlikte sorumlu oldukları aynı Kanun’un üçüncü fıkrasında belirtilmiş, devreden işverenin sorumluluğunun devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu hükme bağlanmıştır.
İşyeri devri halinde kıdem tazminatı bakımından devreden işveren kendi dönemi ve devir tarihindeki son ücreti ile sınırlı olmak üzere sorumludur. Feshe bağlı diğer haklar olan ihbar tazminatı ve kullanılmayan izin ücretlerinden ise son işveren sorumlu olup, devreden işverenin bu işçilik alacaklarından herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır.
Dosya içeriğinden, davalılardan Aktaş Elektrik A.Ş.’de çalışmaya başlayan davacının, Tedaş yanında çalışmasını sürdürdüğü ve en son davalı İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş. yanında çalıştığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere, feshe bağlı bir hak olan yıllık izin ücreti alacağından sadece son işveren sorumlu olup, devreden işverenin herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu anlamda, mahkemece, davalı Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
3-Kabule göre de, davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde, reddedilen kısım yönünden davalılar İstanbul Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım A.Ş. ile Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.