Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/1436 E. 2014/2452 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1436
KARAR NO : 2014/2452
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

MAHKEMESİ : Malatya 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 10/12/2013
NUMARASI : 2013/430-2013/162

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili müvekkilinin davalı işyerinde 04.05.1988 – 08.07.2002 tarihleri arasında işçi olarak çalıştığını, çalıştığı dönemde sendikalı olduğunu ve mevcut toplu iş sözleşmesinden yararlandığı, yıllık dört maaş ikramiye, servis, yemek, ayakkabı, dini bayramlarda bayram harçlığı gibi sosyal hakların ödendiği halde, iş sözleşmesinin feshedildiğinde bu ödemelerin kıdem ve ihbar tazminatlarına yansıtılmadığını, çalıştığı dönemde gerçek ücretin gizlendiğini, ihbar ve kıdem tazminatı ile son maaşı dahil olarak müvekkiline 5.000,00 TL ödendiğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının davalıdan alınarak davacı müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davacının 01.08.1991-08.07.2002 tarihleri arasında müvekkil iş yerinde çalıştığını, davacının 08.07.2002 tarihinde işyerine müracaat ederek emeklilik hakkı kazandığını beyan ettiğinden işine son verildiğini ve tüm haklarının kanun ve usulüne uygun olarak ödendiğini, ihbar tazminatı alamayacağını, iş sözleşmesinin feshinden sonra davacının tüm alacaklarının hesaplanarak ödendiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının kıdem tazminatı talebinin kabulüne ve ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda davalının temyiz aşamasında dosyaya ibraz ettiği 26.07.1991 tarihli ödeme belgesine karşı davacının beyanı alındıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekçesi ile bozulmasına hükmedilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ve davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekilince süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin kıdem tazminatı alacağı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda, davacı işçinin davalı işyerinde 04.05.1988-08.07.2002 tarihlerinde çalıştığı, davalının temyiz aşamasında ibraz ettiği ve bozma konusu yapılan 26.07.1991 tarihli ödeme belgesindeki imzanın davacı tarafında kabul edilmesi üzerine alınan raporda bozma konusu belgede yazılı miktarın bozma ilamında işaret edildiği şekilde avans olarak kabul edilerek iş sözleşmesinin fesih tarihine kadar kanuni faizinin hesaplandığı, ancak sözkonusu raporda davacının kıdem tazminatı alacağının temyiz kapsamı dışında kalarak kesinleştiği gözetilmeden hatalı olarak tekrar hesaplandığı, tarafların itirazı üzerine alınan ek raporda da aynı sebeple hatalı hesaplama yapıldığı, mahkemece sözkonusu raporlara itibar edilmeksizin davanın reddine karar verildiği, bu nedenle mahkemenin bozma ilamına uyduğu halde gereklerini yerine getirmediği anlaşılmıştır. Hal böyle olunca davacının bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen kıdem tazminatı alacağından 26.07.1991 tarihli belge ile yapılan yapılan ödemenin avans olarak kabul edilerek fesih tarihine kadar hesaplanacak kanuni faizi ile birlikte mahsup edilmesi sonrası çıkan sonuca göre davacının kıdem tazminatı alacağına hükmedilmesi gerekirken bozma ilamının gerekleri yerine getirilmeyerek yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup hükmün belirtilen sebeple tekrar bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.