Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/14005 E. 2014/16794 K. 10.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14005
KARAR NO : 2014/16794
KARAR TARİHİ : 10.06.2014

MAHKEMESİ : İzmir 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/03/2014
NUMARASI : 2014/13-2014/109

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin iş sözleşmesinin geçerli ve haklı sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin işyeri ve işin gereklerinden kaynaklanan geçerli sebeple feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
Somut olayda, iş sözleşmesi davalı işveren tarafından, işveren T.Paz. ve Dağ. Ltd. Şti.’nin yönetim ve denetiminin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından devralındığı, şirketin faaliyet konusundaki iş hacminin % 90’ının yine TMSF tarafından yönetim ve denetimi devralınarak yakın bir geçmişte satışı yapılan grup şirketi olan B.Alkollü İçecekler San. Tic. A.Ş.’nin üretmiş olduğu ürünlerin pazarlaması ve dağıtımı olduğu, TMSF tarafından grup şirketi B. Alkollü İçecekler San. Tic. A.Ş.’nin ihale yoluyla satışından sonra, T.Pazarlama ve Dağ. Ltd. Şti. için artık pazarlaması ve dağıtımı yapılacak ürün kalmadığından şirketin ekonomik olarak kötü bir duruma düştüğü, şirket yönetim kurulunun yukarıda belirtilen ekonomik sebepler başta olmak üzere, bu sebeplerden kaynaklanan yapısal bazı değişiklikler de yapmak zorunda kalındığı gerekçeleri gösterilerek 07.10.2009 tarihi itibariyle feshedilmiştir.
Dairemizce temyiz incelemesi yapılan emsal nitelikli dosyalarda (İzmir 9. İş Mahkemesi’nin 2012/344 esas 2013/698 karar; 2012/345 esas 2014/80 karar sayılı) alınan bilirkişi raporlarının içeriğinden, davacının fiilen işe iade edileceği işyeri kalmadığı, tüm işçilerin çıkartıldığı, yerine başka işçi alınmadığı, işletmenin işyerinin ve işin gereklerinden kaynaklı yapılandırmalar sonucu davacının işyerinde çalışma imkanının ortadan kalktığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, 4857 sayılı Kanun’un 29. maddesindeki toplu işçi çıkarma prosedürüne uyulmaması halinde, idari para cezası yaptırımı sözkonusu olup, bu durum, feshi geçersiz hale getirmemektedir.
Ayrıca, 07.10.2009 tarihli “tutanaktır” başlıklı belgeyi düzenleyen kişilerin, tanık sıfatıyla alınan beyanlarından da, ibraname yanında fesih bildiriminin de davacıya tebliğ edilmek istendiği, ancak imtina edildiğinden anılan tutanağın düzenlendiği belirlenmiştir. Bu durumda, davacının iş sözleşmesinin feshi ile ilgili 07.10.2009 tarihli yazının davacıya tebliğ edildiği ve feshin de geçerli sebebe dayandığı anlaşıldığından, davanın reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabul edilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle:
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 150,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, kesin olarak 10.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.