Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2014/10410 E. 2014/10254 K. 29.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10410
KARAR NO : 2014/10254
KARAR TARİHİ : 29.04.2014

MAHKEMESİ : Aydın 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2014
NUMARASI : 2013/356-2014/22

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
Davalı işveren, iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 29.03.2013 tarih ve 2012/123 esas–2013/49 karar sayılı ilamı ile feshin geçerli nedene dayanmadığı gerekçesi ile feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine, işe başlatma tazminatının 4 aylık ücret tutarı olarak ve çalıştırılmadığı süre için en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının belirlenmesine karar verilmiştir.
Kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 09.07.2012 tarih ve 2013/17750 esas – 2013/17012 karar sayılı ilamı ile uzmanlık alanları belirtilen bilirkişiler kurulundan rapor alınmak suretiyle karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bilirkişiler kurulundan rapor alınmak suretiyle davanın kabulü ile feshin geçersizliğine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında, iş sözleşmesinin feshinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 19. maddesinin 1. fıkrasına göre işveren fesih bildirimini yazılı yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır. Fesih bildirimi yazılı yapılmamışsa veya fesih sebebi açık ve kesin bir şekilde belirtilmemişse aynı Kanun’un 21. maddesi gereğince geçerli sebep gösterilmediği kabul edilir.
Buna karşılık, aynı Kanun’un 25. maddesinde öngörülen, işverenin haklı nedenle derhal feshinde ise yazılı şekil şartı aranmamaktadır.
Dairemizin yukarıda anılı bozma ilamında açıkça “uzman bir mali müşavir, bir işletme ekonomisi ve organizasyonu uzmanı ile bir endüstri mühendisinden (insan kaynakları uzmanı)” oluşan bilirkişi kurulundan rapor alınarak sonuca gidilmesi istenmiş ise de, mahkemece uzmanlık alanı anlaşılamayan bir bilirkişi ile, biri iş hukuku uzmanı diğeri insan kaynakları yönetici olan üç kişilik bilirkişiler kurulundan rapor alınmıştır. Mahkemece bozma kapsamına uygun bilirkişi kurulu oluşturulmamış ve uzmanlık alanı belli olmayan bir bilirkişinin de içinde bulunduğu heyet raporu doğrultusunda sonuca gidilmiştir.
Mahkemece, önceki bozma ilamında belirtilen hususlar da karşılanmak suretiyle, ayrıca davacının kısa bir eğitimle işyerinde değerlendirilebileceği başka bir pozisyon bulunup bulunmadığı da araştırılarak, bozma kapsamına uygun bilirkişiler kurulundan rapor alınmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.