Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/9519 E. 2014/9697 K. 24.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9519
KARAR NO : 2014/9697
KARAR TARİHİ : 24.04.2014

MAHKEMESİ : İzmir 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 04/02/2013
NUMARASI : 2011/428-2013/43

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili; davalının 05.08.2008-08.06.2010 tarihleri arasında müvekkili firmada çalıştığını, davalının işten ayrıldıktan sonra yapılan araştırmada iş sözleşmesine aykırı davrandığının ve davacı firmayı zarara uğrattığının tespit edildiğini, davalıya teslim edilen ve işi yaparken kullandığı … plakalı araç ile 25.05.2009 tarihinde Ankaraya giderken trafik kazası yaparak duran bir araca arkadan çarptığını, davalının araçta bir sorun olmadığını yola devam edeceğini şirket yetkilisine bildirerek yola devam etmesi sonucu aracın motorunu yaktığını, çekici, tamir, ve sair masrafların davacı firma tarafından karşılandığını, tamir edilip kullanıma hazır hale getirilen aracı davalının 12.000,00 TL bedelle satın aldığını, aracın kasko değerinin 20.900,00 TL olmasına rağmen davalıya düşük bir fiyatla satıldığını ve değer kaybından dolayı zarar meydana geldiğini, aynca davalının rakip bir firmaya davacı şirkete ait bilgileri sızdırdığını, bu şekilde davalının sözleşme hükümlerine aykırı davranması sebebiyle davacı şirketin uğradığı zararların ödetilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilmiş, ancak davayı takip etmediği ve davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilrikişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davalının davacı şirkette tıbbi cihazlar satış ve bakım elemanı olarak çalıştığı, işi gereği kendisine tahsis edilen araçla seyahat halinde iken kazaya karıştığı, kaza ile ilgili gerekli işlemleri yaptıktan sonra aynı araçla yola devam ettiği ve aracın motorunun yandığı anlaşılmıştır.
Davalıya tahsis edilen araçta meydana gelen hasarın giderilmesinden sonra mülkiyetinin davalıya devredildiği ve davacı tarafından meydana gelen zararın tazmini talebiyle açılan davanın ise davalının yokluğunda görülüp sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı, her ne kadar davayı takip etmemişse de, cevap vermemesinin iddiayı inkar ettiği şeklinde değerendirilmesi gerektiğinden, davacı şirketin kusur ve zarar miktarına ilişkin ispat yükünü yerine getirmesi durumunda davanın kabulüne karar verilmelidir. Somut olayda davacının zarara sebebiyet verdiği sabit ise de, kusur oranı ve zarar miktarı teredüde yer vermeyecek şekilde ortaya konulmuş değildir. Nitekim davalı temyiz dilekçesinde normal bakıma ilişkin faturanın dahi zararın tespitinde dikkate alındığını ileri sürmüştür ki, gerçekten sözü edilen faturanın dava konusu davalının eylemi sonucunda meydana gelen zarara ilişkin değilse dikkate alınmaması gerekir. Bu duruma göre, mahkemece davalının meydana gelen olaydaki kusur oranı ile kusura isabet eden zarar miktarı belirlenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olmuştur.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 24.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.