Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/8645 E. 2014/8930 K. 21.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8645
KARAR NO : 2014/8930
KARAR TARİHİ : 21.04.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 18/03/2013
NUMARASI : 2011/481-2013/138

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili; davacının iş sözleşmesini haklı sebeplerle feshettiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ücret, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ve ikramiye alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiş, taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda ıslah ederek artırmıştır.
Davalı vekili; iş sözleşmesini davacının feshettiğini, işçi alacaklarını hakketmediği belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının, davalıya ait işyerinde 03.04.2006-11.07.2011 tarihleri arasında beş yıl üç ay sekiz gün asgari ücretin 1,88 katı ücretle çalıştığı, iş sözleşmesinin işçi tarafından haklı sebeplerle feshedildiği, kıdem tazminatına hak kazandığı, fazla çalışma yaptığı, ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı, ücret ve yıllık izin ücreti alacağı olduğu, ikramiye alacağının ispatlanamadığı gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar kanuni süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, mahkemece davacı tanıklarının sabah 08:00 ile hemen hemen her gün gece 01:00-02:00 ye kadar çalışıldığına ve davalı tanıkları sabah 08:00 ile akşam 18:00 arası, cumartesi 13:00-15:00 e kadar çalışıldığına ilişkin beyanları ve bir işçinin uzun süre günlük üç saatten fazla çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle davacı işçinin günlük üç saat üzerinden haftalık onsekiz saat fazla çalışmasının kabul edildiği ancak Dairemizin 2012/19946 esas sayılı dosyasında emsal işçinin haftada iki gün 08.00-21.30 saatleri arasında birbuçuk saat ara dinlenmesi düşülerek oniki saat çalıştığı, üç gün, 08.00-18.30 saatleri arasında bir saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle dokuzbuçuk saat çalıştığı, Cumartesi günleri 08-16 saatleri arasında bir saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle 7 saat, haftalık toplam altmış saat çalıştığı, kırkbeş saatin düşülmesiyle ondört saat fazla çalışma yaptığının kabul edildiği anlaşılmıştır. Hal böyle olunca davacının haftada ondörtbuçuk saat fazla mesai yaptığı kabul edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
Öte yandan, davacının 2010 Ekim ve 2011 Haziran ayı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti tahakkuku yapıldığı anlaşılmış olup, imzasız ücret bordrolarında görülen fazla çalışma ücreti tahakkuklarının banka aracılığıyla ödenip ödenmediği tesbit edilerek ödenmiş ise bu sürelerinde dışlanması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.