Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/8247 E. 2014/9913 K. 25.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8247
KARAR NO : 2014/9913
KARAR TARİHİ : 25.04.2014

MAHKEMESİ : Balıkesir 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/02/2013
NUMARASI : 2011/56-2013/144

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının 01.01.2006-07.01.2011 tarihleri arasında asıl işveren Balıkesir Valiliği İl Özel İdaresi’ne ait işyerinde güvenlik hizmetleri işini ihale ile yürüten alt işveren şirket işçisi olarak çalıştığını, davacının iş sözleşmesinin haklı sebep olmadan işverence feshedildiğini, işçilik alacaklarının ödenmediğini beyanla kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti ve ödenmeyen ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, davacının belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığından kıdem tazminatı talep edemeyeceğini, diğer isteklerinde yersiz olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı idare vekili, davacının, mülkiyeti özel idare’ye ait Ö.İşhanı işyerinin güvenlik hizmetlerini ihale suretiyle yürüten şirketlerin işçisi olarak çalıştığını, ihaleyi alan şirketler ile yapılan sözleşmeler gereği ihaleyi alan şirketlerin iş sözleşmesiyle çalıştırdığı işçilerin tüm ücret ve diğer alacaklarından sorumlu olduğunu, kendilerine sorumluluk yüklenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesinin haklı bir nedenle feshedildiği ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı Balıkesir İl Özel İdaresi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışmanın ispatı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 63. maddesinde çalışma süresi haftada en çok 45 saat olarak belirtilmiştir. Ancak tarafların anlaşması ile bu normal çalışma süresinin, haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabileceği ilkesi benimsenmiştir. Kanunun 41. maddesine göre fazla çalışma, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalar olup, 63. madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile bazı haftalarda toplam 45 saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.
Davacı işyerinde fazla çalışma yaptığı halde fazla çalışmaların karşılığı ücretlerin ödenmediği iddiasıyla fazla çalışma ücret alacağı isteğinde bulunmuştur.
Mahkemece fazla çalışma ücreti tanık beyanlarına göre yapılan hesap raporuna itibarla davacının günde 12 saat çalışıp 24 saat dinlendiği, bu şekilde haftalık 15 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilerek hesaplanan tutardan % 25 oranda hakkaniyet indirimi yapılarak fazla çalışma ücret alacağı isteği hüküm altına alınmıştır. Günde 12 saat çalışmadan sonra 24 saat dinlenme şeklinde gerçekleşen çalışma düzenine göre işçinin günlük ara dinlenme süresi de düşüldüğünde haftalık 45 saati aşan çalışma yapılması mümkün değildir. Bu durumda davacının fazla çalışma iddiası ispatlanamamış olmasına göre fazla çalışma ücret alacağı isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken hatalı hesap raporuna itibarla yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olmuştur.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.