YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/817
KARAR NO : 2013/19083
KARAR TARİHİ : 17.09.2013
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Taraflar arasındaki, kıdem, ihbar tazminatı, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı sebeplerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ve davalı …. avukatlarınca istenilmesi ve davalı avukatınca da duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.09.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı …. adına Avukat … geldi. Tinsa Tic. İnş. ve San. Ltd. Şti. adına kimse gelmedi. Karşı taraf adına Avukat … geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi … Karakülah tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin davalı alt işveren Tinsa Ltd. Şti. işçisi olarak, Bursa Uluabat Kuvvet Tüneli ve Hes projesi işinde davalı asıl işveren Akenerji A.Ş. işyerinde makine tamircisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haklı neden olmaksızın iş bitimi gerekçe gösterilerek feshedildiğini, hak kazandığı kıdem ve ihbar tazminatlarının eksik ödendiğini, sair işçilik alacaklarının ise ödenmediğini beyanla, fark kıdem tazminatı, fark ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Tinsa Tic. İnş. ve San. Ltd. Şti. vekili, öncelikle zamanaşımı def’ini ileri sürerek, davacı işçinin iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiğini, hak kazandığı işçilik alacaklarının ödendiğini, davacının müvekkili şirketi ibra ettiğini, ödenmemiş işçilik alacağı bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı …. vekili, öncelikle zamanaşımı def’ini ileri sürerek, davacının diğer davalı şirketin işçisi olduğunu, müvekkili şirket ile diğer davalı şirket arasında anahtar teslim usulüyle Uluabat Hes yapım işi sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin asıl işveren konumunda olmayıp işçilik alacaklarından sorumluluğu bulunmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı şirketler arasında asıl işveren-alt işveren ilişkinin bulunduğu, davalı alt işverenin iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili ve davalı …. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında, davacı işçinin fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı noktasında uyuşmazlık vardır.
Fazla çalışma yaptığı, hafta tatilinde, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Fazla çalışma yapıldığının, hafta tatilinde, ulusal bayram ve genel tatillerde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmaların bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda, tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bununla birlikte, işyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de, anılan çalışmaların olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut olayda, mahkemece davacı tanık beyanlarına itibarla, davacının fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, davacının işyerindeki çalışma düzeni yeterince araştırılmamıştır.
Davalılar arasında imzalanan “Uluabat Kuvvet Tüneli ve Hes Projesi Yapım Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin ilgili maddelerinde, davalı …. tarafından hazırlanan organizasyon şemasına uygun istihdamın davalı Tinsa Ltd. Şti. tarafından sağlanacağı; davalı Tinsa Ltd. Şti.’nin sözleşme kapsamındaki işlerin yerine getirilmesinde uymak zorunda olduğu iş programının karşılıklı mutabakatla hazırlanacağı ve davalı ….’nin onayıyla yürürlüğe gireceği; yapılacak aylık iş miktarı, çalıştırılacak kişi sayısının hazırlanacak iş programlarında gösterileceği; haftalık iş programlarının bir hafta öncesinden hazırlanarak sunulacağı ve benzeri hükümler düzenlenerek, davalı alt işveren Tinsa Ltd. Şti.’nin işyerindeki çalışma saatleri ve çalışma biçiminin davalı asıl işveren Akenerji A.Ş.’nin talimatıyla düzenleneceği ve asıl işverence denetleneceği kabul edilmiştir. Sözleşmede bahsi geçen, asıl işverenin, alt işverenin yapacağı işin düzenlenmesi ve denetlenmesi amacıyla yapılan düzenlemelere ve iş programlarına dair işlemlere ilişkin bilgi ve belgeler ise dosyada bulunmamaktadır.
Öncelikle, davalılar arasında imzalanan sözleşmeye dair, teknik şartname, organizasyon şeması,projeler ve sair tüm sözleşme ekleri dosyaya celp edilmelidir. Sözleşmede bahsi geçen, davalı asıl işveren Akenerji A.Ş.’nin, davalı alt işveren Tinsa Ltd. Şti.’nin yapacağı işin düzenlenmesi ve denetlenmesi amacıyla hazırlanacağı öngörülen haftalık ve aylık iş programları, günlük çalışma saatlerine ve her bir bölümdeki işlerde çalıştırılan işçi sayısına ilişkin düzenlemelere dair belgeler, yer teslim ve işe başlama tutanakları, hak ediş ödemeleri, geçici ve kesin kabul belgeleri ve bu hususlara ilişkin olarak düzenlenen tüm kayıt ve belgeler davalı şirketlerden istenerek dosya kapsamına alınmalıdır. Bilgi ve belgelerin toplanılmasının ardından, uzman bilirkişilerden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle işyerinde keşif yapılarak, işçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğu ile işyerinde her bir bölümde çalışan işçi sayısı belirlenmeli, işin yürütümü ile düzenlenen tüm belgeler değerlendirilmeli, nihayetinde tüm dosya kapsamı itibariyle davacıya fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil çalışması yaptırılıp yaptırılmadığı hususlarında bir sonuca varılmalıdır.
3-Dava 31.05.2012 tarihinde ıslah edilmiş olup, davalılardan Tinsa Ltd. Şti. tarafından süresinde ıslaha karşı zamanaşımı def’i ileri sürülmüştür. Davalı asıl işveren Akenerji A.Ş. tarafından ıslaha karşı zamanaşımı def’i ileri sürülmemiş ise de, davalılar arasındaki iş hukukuna özgü sorumluluk ilişkisinin niteliğine göre, davalı alt işveren tarafından ileri sürülen zamanaşımı def’inden davalı asıl işverenin de yararlanacağı kabul edilmelidir. Mahkemece süresinde ileri sürülen ıslaha karşı zamanaşımı def’inden, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının etkilenip etkilenmediği hakkında değerlendirme yapılmaması hatalı olmuştur.
4-Kabule göre, mahkemece hakkaniyet indirimi sebebiyle reddedilen miktarlar yönünden davalılar lehine vekalet ücreti hükmedilmesi hatalıdır.
Yukarıda yazılı sebeplerden eksik araştırma ve incelemeyle karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine, davalı …. yararına takdir edilen 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 17.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.