Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/7896 E. 2014/8501 K. 17.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7896
KARAR NO : 2014/8501
KARAR TARİHİ : 17.04.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 16. İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2013
NUMARASI : 2013/89-2013/22

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının davalı işyerinde satış destek elemanı olarak 14.09.2006 tarihinden 04.09.2009 tarihine kadar çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini belirterek, kıdem, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücret alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili davacının 31.08.2009 tarihinde mağaza müdür yardımcısı ile davacı arasında tartışma olduğunu, davacının mağaza müdür yardımcısının burnunu kırdığını, iş sözleşmesinin bu olay sebebiyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-d maddesi gereği haklı nedenle feshedildiğini, fazla çalışması olmadığını davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davalı işyerindeki bir başka işçiye sataşma eylemini davacının başlatmadığı, olayın tamamen müdür yardımcısı Ali beyin davacıya sataşması ile başladığı, davacının müdür yardımcısına sataştığı, hakaret ve küfür ettiğine ilişkin herhangi bir delilin ve tanık beyanının bulunmadığı, davacının müdür yardımcısının burnundan yaralanması şeklinde neticelenen bir vurma eyleminin gerçekleştirdiğine ilişkin de bir tanık beyanının bulunmadığı, söz konusu müdür yardımcısının iş sözleşmesinin feshedilmediği, davalı işverenliğin üzerine düşen ispat külfetini yerine getiremediği, davacı işçinin iş sözleşmesinin haklı sebeplerle feshedildiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, iş sözleşmesinin işverence haklı sebeple feshedilip feshedilmediği noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı Kanun’un 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (d) alt bendinde, işçinin işverenin başka işçisine sataşması işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir.
Dosya içeriğine göre davacının iş sözleşmesi davalı işyerinde satış destek elemanı olarak çalıştığı, işyerinde 31.08.2009 tarihinde müdür yardımcısı ile sözlü tartışmaya girerek kavgaya karıştığı tespit edildiğinden 04.09.2009 tarihli fesih bildirimi ile 4857 sayılı Kanun’un 25/II- d maddesi uyarınca feshedilmiştir.
Somut olayda, davalı işyerinde satış destek elemanı olarak çalışan davacının aynı işyerinde müdür yardımcısı olarak çalışan A. Y. ile kavga ettiği olay tutanakları, olay nedeniyle işverene verdiği savunma içeriği ve tanık anlatımlarından anlaşılmaktadır. Davacının davranışı 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-d maddesi kapsamında fesih için haklı neden oluşturmaktadır. Bu sebeple davacının ihbar ve kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacının haftada 3 saat fazla mesai yaptığı gerekçesiyle fazla çalışma ücreti hesaplanmış ise de dosyada yer alan bordrolara göre bir kısım fazla mesai tahakkukunun yapıldığı ancak bu tahakkukların fazla mesaiye ilişkin alacakların hesaplanmasında dışlanmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bordrolarda fazla mesai tahakkuku bulunan ayların hesap dışı bırakılması gerekirken, hesaplamaya dahil edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.