Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/7878 E. 2014/7986 K. 14.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7878
KARAR NO : 2014/7986
KARAR TARİHİ : 14.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 18. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/03/2013
NUMARASI : 2011/498-2013/104

Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde kesim elemanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesine davalı işverenlik tarafından haklı bir sebep gösterilmeksizin son verildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili taleplerin zamanaşımına uğradığını, davacının istifa etmek suretiyle işyerinden ayrıldığını, işyerinde fazla mesai yapılması halinde karşılığının ödendiğini, davacının bordroları ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin imzaladığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dinlenen şahit beyanları ve dosya içeriğine göre uzun yıllar çalışan davacının durup dururken istifa etmesinin hayatın olağan akışına ters olduğu ve işçinin istifa dilekçesindeki iradesinin fesada uğratıldığı kabulü ile iş sözleşmesinin haklı sebeplerle sona erdiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş sözleşmesinin istifa ile sona erip ermediği noktasında toplanmaktadır.
Dosya kapsamında davacı işçinin 18.10.2005-14.01.2008 ve 01.09.200-08.09.2008 tarihleri arasında kesim elemanı olarak çalıştığı, davacının iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek kendisine ödenmeyen kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti alacaklarının tahsilini talep ettiği, davalı tarafça dosyaya ibraz edilen istifa dilekçesine göre davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin yersiz olduğu savunulduğu, mahkemece sözkonusu istifa dilekçesine dair davacının isticvabı sırasında sözkonusu belgeyi baskı ile imzaladığı ve iradesinin fesada uğratıldığını beyan ettiği, mahkemece imzası davacı tarafından inkar edilmeyen istifa dilekçesinin davacının irade fesadına uğratılmak suretiyle düzenlendiği ve iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiği kabul edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı, imza inkarında bulunmadığı istifa dilekçesi ile iş sözleşmesini feshetmiştir. Davacı işçi istifa dilekçesini iradesi fesada uğratılarak verdiği iddiasında bulunduysa da, dinlenen davacı şahitlerinin beyanlarının sözkonusu istifa dilekçesinin baskı altında imzalandığını ispatlar yönde olmadığı ve feshe ilişkin olarak davalı şahitlerinin davacının kendi isteği ile işten ayrıldığına dair beyanları gözetilerek istifa dilekçesinin davacının iradesi fesada uğratılarak düzenlendiğine dair hiçbir somut bilgi ve delil bulunmamaktadır.
Hal böyle iken, iş sözleşmesinin davacı tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiği anlaşılmakla, kıdem ve ihbar tazminatı isteminin reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 14.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.