Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/7533 E. 2014/5793 K. 13.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7533
KARAR NO : 2014/5793
KARAR TARİHİ : 13.03.2014

MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/03/2013
NUMARASI : 2012/1179-2013/163

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

İş sözleşmesinin haklı ve geçerli sebep olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirten davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, davacının işyerine zarar verdiğinden iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece yargılama sonucunda davacının kusuru ile ile sebep olduğu zarar otuz günlük brüt ücretinden az olduğundan haklı sebeple fesih şartları oluşmadığından davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25 II-(ı) bendinde, işverenin malı olan veya eli altında bulunan makine, tesisat, başka eşya ya da maddelere otuz günlük ücreti tutarını aşacak şekilde zarar vermesi halinde işverenin haklı fesih imkânının bulunduğu hususu düzenlenmiştir. İşçinin kusursuz olduğunun ortaya çıkması halinde işverenin haklı ve geçerli fesih imkânı olmadığı gibi işçinin kusuru belli bir yüzde ya da belli bir oran olarak saptanmışsa; zararın miktarı da bu kusur nispetinde azaltıldıktan sonra otuz günlük ücreti aşıp aşmadığına bakılmalıdır. Otuz günlük ücreti tutarında bir zarar yoksa iş sözleşmesinin feshi haklı sebep olarak kabul edilmemelidir. Ancak otuz günlük ücretten az zarar sebebi ile işyerinde olumsuzluklara meydana gelmiş ve iş ilişkisinin sürdürülmesi işveren açısından önemli ölçüde beklenmez bir hal almış ise feshin geçerli sebebe dayandığının kabulü gerekir.
Zararın işçinin kasıtlı davranışından ya da taksirli eyleminden kaynaklanmasının herhangi farkı bulunmamaktadır. İşçinin kusuru ve zararı, ayrı ayrı uzman kişilerce belirlenmelidir.
Dosya içeriğine göre, davacı işçinin 2.11.2011 tarihinden itibaren davalının üstlendiği havaalanındaki işyerinde Apron şoförü olarak çalışıtğı, 19.06.2012 günü sevk ve idaresindeki Apron otobüsünü geri manevra yaparken arkadaki araca çarparak zarar verdiği gerekçesi ile iş sözleşmesinin 4857 sayılı Kanun’un 25-II-ı bendi uyarınca feshedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda dosyaya ibraz edilen faturaya göre meydana gelen zararın toplamda 4.012,00 TL olduğu mahkemece hükme esas alınan makine muhendisi iş güvenliği uzmanı bilirkişinin olayda davacının kusurunu bir manevracı yardımı almadığından ve özensiz hareket ettiğinden %15 oranında olduğunu ve buna isbet eden zarar tutarının da 601,00 TL olduğunu otuz günlük brüt ücreti aşmadığını tespit ettiği görülmüştür. Meydana gelen olay havalanında yolcu taşıyan motorlu araç kullanmaya dayalı bir trafik iş kazasıdır. Dosyada sunulan belgelere göre Apronda manevracı olmadan şoförün hareket etmemesi gerektiğinin yazılı olduğu, bilirkişi tarafından bu durum değerlendirilmediği gibi yapılan işin niteliği ve olay yerinin özelliğine göre raporun trafik-iş güvenliği konusunda uzman bilirkişiden alınarak ayrıntılı kusur değerlendirilmesi ile sonuca gidilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı rapora göre karar verilmesi bozma sebebidir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 13.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.