Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/6836 E. 2014/4360 K. 28.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6836
KARAR NO : 2014/4360
KARAR TARİHİ : 28.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 30/01/2013
NUMARASI : 2011/61-2013/22

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi…. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıların kurduğu ….. – Yol C…. Adi Ortaklığına ait Kuzey Irak’taki Erbil hava alanı ve yol inşaatında 24.06.2005-15.07.2008 tarihleri arasında “Topograf” olarak 1.500 USD aylık net + 3 öğün yemek + barınma ücreti ile sürekli çalıştığını, iş sözleşmesinin davalılar tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş bitimi sebebiyle işyerinden ayrıldığını, izinlerini fazlasıyla kullandığını, iddia ettiği alacaklarının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı işçinin iş sözleşmesinin davalı işverence haklı bir neden yokken feshedildiği diğer taleplerine ilişkin alacakları da bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalılar vekili ve davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve fazla çalışmanın ispatı ile fazla çalışma ücretinin hesaplanması konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği kabul edilmelidir.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazı kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazı kayıt ileri sürülmemesi, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda; ibraname ve bunu destekleyen son ay bordrosuna göre davacıya saat olarak tahakkukları gösterilen 2007 Yılı Haziran ve Aralık ayları arasındaki fazla çalışma ücretleri ödenmiştir. Bu dönemin tamamen dışlanması gerekirken ödemenin mahsup edilmesi yerinde olmamıştır. Davacının hafta tatili ücreti alacağı bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Hafta tatili çalışması ile ücretine ilişkin ispat kuralları fazla çalışmadan farklılık arz etmez.
Bilirkişi fazla mesaiyi 7 gün üzerinden hesaplamıştır. Buna rağmen haftanın yedinci günü için ayrıca hafta tatili ücreti de hesaplamıştır.
Burada mükerrer hesaplama söz konusudur.
Mahkemece yapılması gereken, davalıyı mükerrer ödeme yapmak zorunda bırakmayacak şekilde hafta tatili ücreti ile fazla mesai ücretini bilirkişiye yeniden ayrı ayrı hesaplattırarak ek rapor almaktır.
3-Diğer taraftan davacı tarafından imza itirazına uğramayan ibranamede davacı genel tatil ücretlerini aldığını beyan etmektedir. Bu noktada savunmayla da çelişmeyen ibranamenin dikkate alınmaması yerinde değildir.
4-Son olarak davacı tarafından davalıların dava tarihinden önce temerrüde düşürüldükleri de göz ardı edilerek hükmedilen alacaklara dava ve ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi de hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.