Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/6261 E. 2014/7730 K. 10.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6261
KARAR NO : 2014/7730
KARAR TARİHİ : 10.04.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/02/2013
NUMARASI : 2011/440-2013/95

Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, işyerinde uzun süredir çalıştığı halde ödenmeyen yıllık izin, fazla mesai, ikramiye, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının iş sözleşemsi feshedilmediğinden izin ücretinin muacel olmadığını, zamanaşımı süresinin dolduğunu, işiyerinde fazla mesai yapılmadığını, genel tatillerde işçilerin dönüşümlü çalıştıklarını ve işyerinde ikaramiye ödenmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, iş sözleşmesi feshedilmediğinden izin ücreti ile şartları bulunmayan ikramiye isteğinin reddine diğer isteklerin bilirkişi raporu gibi kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, aralarındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı Kanun’un 1. maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4. maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.
İş Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde iş davalarına bakmak üzere bir asliye hukuk mahkemesi görevlendirilir. İş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesine açılan dava “iş mahkemesi sıfatıyla” açılmamış ise, mahkeme görevsizlik kararı veremez. Bu durumda asliye hukuk mahkemesi tarafından ara kararı ile davaya “iş mahkemesi sıfatıyla” bakmaya devam olunur.
Davanın, İş Kanunu kapsamı dışında kalması halinde, dava dilekçesinin görev sebebiyle reddi ve dosyanın görevli hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekir. Davanın esastan reddi usule aykırıdır.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında, iş sözleşmesinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca, 50’den az işçi çalıştırılan (50 dahil) tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde veya işletmelerinde bu Kanun hükümleri uygulanmaz. İşçi tarım ve orman işlerinin yapıldığı bir işyerinde çalışıyor ise, bu işçi ile işveren ararındaki uyuşmazlığın iş mahkemesi yerine görevli hukuk mahkemesine çözümlenmesi gerekir.
Somut olayda, davacının davalı üniversitenin meslek yüksek okuluna bağlı işyerindeki çiftlikte hayvan bakımı ile yaz aylarında tarım işinde çalışıtğı anlaşılmaktadır.
Davacının hayvancılık ve ziraat işinde çalıştığı dikkate alındığında işletme veya işyerinde tarım ve hayvancılık işlerinde kaç işçinin çalıştığı tespit edilerek 4857 sayılı Kanun’un 4. maddesinin uygulama yeri olup olmadığının araştırılıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulması isabetsizdir. Bu sebeple sair temyiz itirazları incelenmeksizin kararın bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 10.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.