Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/6249 E. 2014/4456 K. 03.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6249
KARAR NO : 2014/4456
KARAR TARİHİ : 03.03.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 12. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/01/2013
NUMARASI : 2011/325-2013/12

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davalının 01.03.2006 tarihinde müvekkili şirkette genel müdürlük yönetici asistanı olarak çalışmaya başlayan davalının 09.11.2009-09.07.2010 tarihleri arasında tüm giderleri müvekkili şirket tarafından karşılanmak üzere Boğaziçi Üniversitesi tarafından verilen “yönetici yetiştirme programı” çerçevesinde eğitim programına katıldığını, davalının söz konusu eğitim programına katılma şartları ile ilgili olarak taraflar arasında imzalanan taahhütname ile eğitim programı süresince tüm eğitim masraflarının şirketçe karşılanacağı ve ayrıca ücretlerinin tam olarak ödeneceği hüküm altına alınarak, davalının eğitim süresinin bitiminden itibaren 1 yıl süre ile müvekkili şirkette çalışmayı, eğitim süresi içinde veya eğitim süresinden sonraki 1 yıllık süreden önce istifa etmesi veya 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24. maddesine göre sözleşmeyi feshetmesi ya da 4857 sayılı Kanun’un 25/11 maddesinde belirtilen hallerden dolayı iş sözleşmesinin işverence feshi halinde aylık 2.000.00 Euro cezai şart ödemeyi taahhüt ve kabul ettiğini, ancak davalının taahhütname ile üstlendiği 1 yıllık çalışma taahhüdüne aykırı davranarak 18.2.2011 günlü dilekçesi ile iş sözleşmesini 23.03.2011 tarihi itibari ile istifa suretiyle sona erdirerek 4 aylık çalışma taahhüdünü yerine getirmediğinden müvekkili şirketin sözleşme hükümleri gereğince 8.000.00 Euro cezai şart alacağı doğduğunu iddia ile şimdilik 1.000,00 TL cezai şart alacının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasındaki iş sözleşmesi belirsiz süreli iş sözleşmesi olup, belirsiz süreli iş sözleşmelerinde öngörülen cezai şart düzenlemesinin geçersiz olduğunu, Belirsiz süreli iş akdi devam ederken imzalatılan taahhütnamede belirtilen 1 yıllık sürenin hitamında iş akdinin sonlandırılacağına dair bir hüküm bulunmadığından iş akdini belirli süreli hale getirmeyeceği gibi taahhütnamede belirlenen asgari çalışma süresinin de sözleşmeyi belirsiz süreli hale getirmeyeceğini, kaldı ki, iş ilişkisinin devamı sırasında imzalatılan bu tür taahhütnamelerin de hukuken geçerliliği bulunmadığını, müvekkilinin eğitime gitmek konusunda bir talebi olmadığını, tamamen davacı işverenliğin zorlaması nedeniyle bu eğitime devam ettiğini ve davaya dayanak yapılan taahhütnamenin de baskı ile
imzalatıldığını, aldığı eğitimin sonraki iş hayatında faydalı olabilecek bir eğitimde olmadığını ve sonraki işinde de bu eğitimden yararlanmadığını, taahhütnamede cezai şart rakamı belirlenirken cezai şartın eğitim giderlerinin teminatı olduğu taahhütname metninden anlaşılmakta olup davacının bu yönde bir harcama yapmamış olduğunu, taahhütnamenin eğitime başladıktan sonra imzalatılmış olması nedeni ile müvekkili yönünden bir bağlayıcılığı olamayacağını ve belirlenen cezai şart miktarının fahiş olduğunu beyanla haksız davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, dava konusu alacakların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflarca temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık işçiye verilen eğitim karşılığında yapılan masraflardan işçinin sorumlu olup olmayacağı noktasında toplanmaktadır.
İşverence işçiye verilen eğitim, işçinin iş yerinde mal ve hizmet üretimine katkı sağlaması sebebiyle işveren yararına olmakla birlikte, verilen eğitim sayesinde işçi daha nitelikli hale gelmekte ve ileride daha kolay iş bulabilmektedir. Bu nedenle işçiye masrafları işverence karşılanmak üzere verilen eğitim karşılığında, işçinin belirli bir süre çalışmasının kararlaştırılması mümkündür. İşçinin de verilen eğitim karşılığında işverene belirli bir süre iş görmesi, işverene olan sadakat borcu kapsamında değerlendirilmelidir. Verilen eğitimin karşılığında yükümlenilen çalışma süresinin de eğitimin türü ve masrafları ile uyumlu olması gerekir. Buna karşın, işçiye 4857 sayılı İş Kanunu’nun 78. ve devamı maddelerine göre, iş sağlığı ve güvenliği önlemleri kapsamında verilmesi gereken eğitimlere ait giderler istenemez.
İşçiye verilen eğitimin karşılığında işverence yapılan masraflar o işçiye özgü olmalı ve yazılı delille ispatlanmalıdır. İşverenin toplu olarak verdiği eğitimler sebebiyle yapmış olduğu giderlerin işçi başına düşen tutarı, aynı dönemde eğitim alan işçi sayısına bölünmek suretiyle belirlenir. İşçiye verilen eğitim ile ilgili olduğu belirlenmeyen giderlerden işçi sorumlu olmaz.
İşyerinin devri halinde de işçinin eğitim gideri karşılığında belirli bir süre çalışma yükümü devam eder. Bu konuda yükümlülüğün ihlali halinde devralan işverenin de eğitim giderlerini talep hakkı bulunmaktadır.
İşçinin geçici iş ilişkisi kapsamında çalıştırıldığı süre de eğitim karşılığı yükümlü olduğu çalışma süresinden sayılır.
İşverence işçi adına yapılan eğitim giderlerinin tamamı yerine, işçinin çalıştığı ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak indirim yapıldıktan sonra kalan miktarının tahsiline karar verilmesi gerekir. Gerçekten işçi, eğitimden sonra çalışmayı yükümlendiği sürenin bir kısmında çalışmış ise işverene bu konuda katkı sağlamış olmaktadır. İşçinin yükümlü olduğu sürenin tamamında çalışılmış olunması halinde ise, işverence eğitim giderleri istenemez (Yargıtay 9.HD. 6.10.2008 gün
Somut olayda, taraflar arasında imzalanan 26.12.2009 tarihli taahhütname başlıklı belgeye göre, davalının yönetici yetiştirme programına gönderileceği, eğitim masraflarının davacı işverence karşılanacağı, bu eğitimle davalının formasyonunda oluşacak katkının teminatı olarak eğitimin tamamlanmasından sonra 1 yıl süre ile mecburi olarak çalışacağı, tarafların 1 yıllık süreden önce davalının istifası veya davacı tarafından iş akdinin haklı nedenlerle sonlandırılması halinde çalışmak zorunda olduğu süre karşılığı aylık 2.000 Euro ödemeyi karşılıklı olarak kabul ettikleri yönünde düzenleme bulunmaktadır.
Davalı eğitim programını tamamlamış ancak sözleşmede öngörülen 1 yıllık süre dolmadan ve haklı bir neden olmaksızın 23.03.2011 tarihinde istifa etmiştir.
Davacı işveren tarafından eğitim giderlerine ilişkin olarak 7 adet faturanın ve davalının 09.11.2009-09.07.2010 tarihleri arası Metro Management Academy programına katıldığını gösterir Boğaziçi Üniversitesi Yaşam Boyu Eğitim Merkezinin 31.03.2011 tarihli yazısının ibraz edilmiştir.Davalı işçi eğitim sonrası çalıştığı süre ile orantılı olarak eğitim giderlerinden sorumludur.
İşçiye verilen bu eğitimin karşılığında yapılan masraflara ilişkin belgelere göre eğitim toplu olarak verilmiş ise giderlerin işçi başına düşen tutarı hesaplanmalı ve davalı işçinin çalıştığı ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak (kıstelyevm) hesaplanacak eğitim giderine hükmedilmesi gerekirken cezai şart kabulüne göre karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.