Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/6181 E. 2014/5513 K. 11.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6181
KARAR NO : 2014/5513
KARAR TARİHİ : 11.03.2014

MAHKEMESİ : Ankara 19. İş Mahkemesi
TARİHİ : 05/12/2012
NUMARASI : 2011/1167-2012/951

Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, iş sözleşmesinin davacı tarafından haksız olarak feshedildiğini ve fazla çalışma iddiasının doğru olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiş, birleşen dava ile de ihbar tazminatı talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille sözkonusu olabilir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, taraflar arasında bağıtlanan iş sözleşmesine göre, günlük çalışma süresi dört saat olarak kararlaştırılmış ve 2009 yılı Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında da davacının hizmeti onbeş gün üzerinden Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirilmiştir. Dosya kapsamına göre, davacının, belirtilen aylarda kısmi süreli çalışma yaptığı anlaşıldığından fazla çalışmasının bulunmadığı tartışmasızdır. Şu halde, mahkemece, 2009 yılı Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül ayları dışlanmak suretiyle belirlenecek fazla mesai alacağının hüküm altına alınması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
3-İmzalı ücret bordrolarına göre, davacıya, 2010 yılı Nisan ve Temmuz aylarında da fazla mesai ücreti tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, fazla mesai alacağı hüküm altına alınırken, sözkonusu ayların da dışlanması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.