Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/6176 E. 2014/22399 K. 11.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6176
KARAR NO : 2014/22399
KARAR TARİHİ : 11.07.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 14. İş Mahkemesi
TARİHİ : 01/03/2013
NUMARASI : 2009/377-2013/269

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının davalı idareye ait işyerinde Ekim 2002-2007 yılı Şubat ayı arasında altişverenin işçisi olarak gişe görevlisi göreviyle çalıştığını, iş sözleşmesinin askerlik nedeniyle sona erdiğini, tazminatlarının eksik ödendiğini, davalının faaliyet alanının 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 60/19. maddesinde yazılı Demirkolu işkoluna bağlı olduğunu, davacının çalıştığı dönemlerde Demiryol-İş Sendikası ile toplu sözleşmeler imzalayarak çalışma hayatına devam ettiğini, davalı ile altişverenler arasındaki ilişkinin muvazalı olduğunu, davacının sendika üyesi olduğunu ve toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandığı, işverence toplu iş sözleşmesinden doğan bir kısım alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, ikramiye alacağı, eksik ödenen kıdem tazminatı, eksik ödenen ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı, ücret farkı alacağı, birleştirilmiş sosyal yardım alacağı, emek zammı alacağı ve kasa zammı alacağının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, husumet itirazı ve zamanaşımı definde bulunarak, toplu iş sözleşmesi yetkilisi sendikanın Demiryol İş Sendikası olduğunu, davalı ile altişverenler arasındaki ilişkinin muvazalı olmadığını, davacının altişveren işçisi olduğu nedeniyle toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanamayacağını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı ile altişverenler arasında geçerli bir alt işverenlik ilişkisinin bulunmadığı, davacının başlangıçtan itibaren İstanbul Ulaşım A.Ş.’nin işçisi olarak çalıştığı, sendika üyesi olduğu tarihten itibaren asıl işverenin nezdinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesinden faydalanması gerektiği gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde taraflarca temyiz etmiştir.
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2. Davacı işçinin sosyal yardım alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Dosya içeriğinden, davacının, davalıya ait işyerihnde altişverenlerin işçisi olarak gişe görevlisi göreviyle 22.10.2002-13.02.2007 tarihleri arasında dört yıl üç ay yirmibir gün çalıştığı, davacının yaptığı iş ve Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleşen emsal kararlar dikkate alındığında davalı ile altişverenler arasındaki ilişkinin muvazalı olduğu, davacının 26.05.2004 tarihinde Türkiye Demir Yolu İşçileri Sendikasına üye olduğu, üyeliğinin işverene 03.06.2004 tarihinde bildirildiği, davacının bu tarihten itibaren toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandığı anlaşılmıştır.
Somut olayda, VII. dönem Toplu İş Sözleşmesi’nin 49. maddesinde, işçilerin aile, çocuk, yakacak, izin, bayram gibi sosyal harcamalarını karşılamak amacıyla, her ay birleştirilmiş sosyal yardım olarak, Toplu İş Sözleşmesi I. yılında 100,00 TL, Il. yılında 110,00 TL ödeneceği, VIII.dönem Toplu İş Sözleşmesi 49. maddesinde, işçilerin aile, çocuk, yakacak, izin,bayram gibi sosyal harcamalarını karşılamak amacıyla, her ay birleştirilmiş sosyal yardım olarak, Toplu İş Sözleşmesi I. Yılında 120,00 TL, Il. yılında 130,00 TL ödeneceği, XI. dönem Toplu İş Sözleşmesi 48. maddesinde, işçilerin aile, çocuk, yakacak, izin, bayram gibi sosyal harcamalarını karşılamak amacıyla, her ay birleştirilmiş sosyal yardım olarak, toplu iş sözleşmesi I. yılında 190,00 TL, ödeneceğinin belirtildiği anlaşılmış olup, davacının toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanacağı dikkate alındığında, birleştirilmiş sosyal yardım alacaklarının kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 11.07.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.