Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/6089 E. 2014/4713 K. 04.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6089
KARAR NO : 2014/4713
KARAR TARİHİ : 04.03.2014

MAHKEMESİ : Bergama 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/01/2013
NUMARASI : 2011/588-2013/10

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin emeklilik sebebiyle sona erdiğini ileri sürerek, davalıdan bakiye kıdem tazminatı ile asgari geçim indirimi, yıllık ücretli izin, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacağının tahsilini istemiştir.
Davalı vekili ise, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporundaki hesaplamalar doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı ve davalı vekilinin aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Taraflar arasında davacının hizmet süresi tartışmalıdır.
Davacı davalı işyerinde 01.03.2004 – 15.04.2011 tarihleri arasında aralıksız çalıştığını ileri sürmüş, davalı ise cevap dilekçesinde bu hususta bir beyanda bulunmamıştır.
Dosya içerisinde bulunan SGK kayıtlarına göre davacının davalı işveren nezdinde fasılalı çalıştığı görülmektedir. Bilirkişi davacının fasılalı ve fasılasız çalışmasına göre ayrı ayrı hesaplama yapmış, mahkemece şahit beyanlarına itibarla davacının fasılasız çalıştığı kabul edilerek, buna göre yapılan hesaplama doğrultusunda hüküm kurulmuştur.
Somut olayda, şahit beyanlarına dayanılarak davacının fasılasız çalıştığı kabul edilmiş ise de, şahitlerin bu hususta açık bir beyanda bulunmadıkları görülmüştür. Mahkemece, şahitlerin bu hususta yeniden beyanları alınmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.
3- Taraflar arasında davacının ücreti tartışmalıdır.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı, ücretin 1.100,00 TL olduğunu ileri sürmüş, davalı ise ücretin asgari ücret olduğunu savunmuştur. Mahkemece emsal ücret araştırması yapılmamıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda talep konusu alacaklar SGK kayıtları esas alınarak asgari ücretten hesaplanmış ise de, davacının yaptığı iş, hizmet süresi ve davacıya ödenen kıdem tazminatı miktarı da dikkate alındığında davacının ücretinin eksik belirlendiği kanaatine varılmıştır. Hal böyle olmakla, mahkemece emsal ücret araştırması yapılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken, eksik araştırmayla karar verilmesi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 04.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.