Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/5051 E. 2014/2770 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/5051
KARAR NO : 2014/2770
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

MAHKEMESİ : Bursa 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/12/2012
NUMARASI : 2002/1235-2012/806

Hüküm süresi içinde davalı mirasçıları avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil alacağının davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davalı vekili, ıslahla artırılan tüm taleplerin zamanaşımına uğradığından bahisle hükmü temyiz etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ıslahla artırılan tazminat ve alacakların zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.
818 sayılı Borçlar Kanunu döneminde, kıdem ve ihbar tazminatına ilişkin davalar iş sözleşmesinin feshinden itibaren 10 yıllık, yıllık izin alacağı iş sözleşmesinin feshinden itibaren 5 yıllık, fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil alacakları hakkın doğumundan itibaren 5 yıllık zamanaşımı tabidir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu döneminde ise kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin alacağı 10 yıllık, fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil alacakları ise yine 5 yıllık zamanaşımına tabidir.
Davacı 22.11.2002 harç tarihli dava dilekçesi ile iş sözleşmesinin 31.08.2000 tarihinde haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğinden bahisle, kıdem ve ihbar tazminatı ile sair işçilik alacaklarının tahsili istemiyle, her bir tazminat ve alacak için 40,00 TL, toplam 240,00 TL’nin hüküm altına alınması için dava açmış ve 20.11.2012 harç tarihli dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda tazminat ve alacakları ıslah etmiştir.
Davalı vekili, ıslaha karşı kanuni süresi içerisinde zamanaşımı definde bulunmuştur.
Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının iş sözleşmesinin 08.05.2000 tarihinde feshedildiği anlaşılmaktadır. Davacı, 20.11.2012 harç tarihli dilekçesi ile tazminat ve alacaklarını ıslah etmiş ise de, davalı vekilinin kanuni süresi içerisinde ıslaha karşı zamanaşımı definde bulunduğu anlaşılmakla, davacının dava dilekçesinde talep ettiği tazminat ve alacaklar hariç kalan miktarlar zamanaşımına uğramıştır. Mahkemece bu yön üzerinde durulmaksızın ıslahla artırılan tazminat ve alacakların hüküm altına alınmasını hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.