Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/4715 E. 2013/6520 K. 26.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4715
KARAR NO : 2013/6520
KARAR TARİHİ : 26.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili müvekkilinin, iş sözleşmesinin geçerli bir sebep olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirten davacı vekili, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, “… 9. Hukuk Dairesinin 2009/17729 esas 2009/14144 karar ve 25.05.2009 tarihli kararı ve benzeri içtihatlarında da belirtildiği şekilde; “İşçinin feshin geçersizliği davası açtıktan sonra işverenin işe daveti, aslında feshin geçersiz olduğunu ve dolayısıyla açılan davayı kabul ettiği anlamına gelir.” davacının davalı tarafından işe davet edildiğinin hem 25.06.2004 tarihli cevap dilekçesi, davacı ve davalı vekillerinin mahkememizin 15.06.2004, 08.12.2010 tarihli celselerdeki beyanlarından anlaşıldığı, bu durumda davacının davasını ispatladığı…” gerekçesiyle davanın kabulü ile feshin geçersizliğine karar verilmiştir.
Hüküm davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesinin birinci fıkrasına göre iş güvencesi hükümlerinden yararlanmak için otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerinde çalışmak gerekir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasına göre işverenin aynı işkolunda birden fazla işyerinin bulunması halinde, işyerinde çalışan sayısı bu işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısına göre belirlenir. İşçi sayısına ilişkin bu hüküm nispi emredici olduğundan, daha az işçi sayısını öngören sözleşme hükümleri geçerli kabul edilmektedir.
Otuz işçi sayısının belirlenmesinde fesih bildiriminin işçiye ulaştığı tarih itibariyle belirli-belirsiz süreli, tam-kısmi süreli, daimi-mevsimlik sözleşmelerle çalışan tüm işçiler dikkate alınır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davalı işyerinde fesih tarihinde otuzdan az işçi çalıştığı anlaşılmakla, davacının iş güvencesi hükümlerinden yararlanma imkanı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.320,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 26.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.