Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/38283 E. 2014/1057 K. 28.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/38283
KARAR NO : 2014/1057
KARAR TARİHİ : 28.01.2014

MAHKEMESİ : İzmir 12. İş Mahkemesi
TARİHİ : 10/10/2013
NUMARASI : 2012/731-2013/612

Hüküm süresi içinde davalı…. B… Anadolu Çimento San. A.Ş. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı …. B… Anadolu Çimento San. A.Ş. vekili davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …. İşletme İnş. San. ve Nak. Ltd. Şti. vekili, davacının kıdeminin altı aydan az ve davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, emsal karara dayanılarak davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve feshin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının gerçek işveren olan davalı …. Batı Anadolu Çimento San. A.Ş.’deki işe iadesine ve diğer davalı yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Hüküm davalı B… Batı Anadolu Çimento San. A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında davacının hizmet süresi itibariyle altı aylık kıdeminin bulunup bulunmadığı uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi uyarınca işçinin iş güvencesi hükümlerinden yararlanabilmesi için fesih bildirimin yapıldığı tarihte aynı işverene ait işyeri veya işyerlerinde fasılalı da olsa iş ilişkisine dayalı kıdeminin en az altı ay olması gerekir.İşçinin altı aylık kıdem hesabına deneme ve askıda kalan süreler de dahil edilir. Başka bir anlatımla bu hesapta fiili çalışma süreleri mutlak olarak aranmaz. Aynı Kanun’un 66. maddesinde belirtilen çalışma süresinden sayılan haller altı aylık kıdemin sayılmasında dikkate alınacaktır. İşçinin feshe karşı koruyan hükümlerden yararlanabilmesi için, altı aylık kıdem süresini aynı işveren nezdinde iş sözleşmesine dayanan iş ilişkisi içerisinde geçirmiş olması zorunludur.
4857 sayılı Kanun’un 6/2. maddesi uyarınca işyerinin devrinde devralan işveren, hizmet süresi ile ilgili haklarda işçinin devreden işveren yanında çalışmaya başladığı tarihe göre işlem yapmak zorunda olduğundan, devirle işverenin değişmesi altı aylık kıdem süresini etkilemeyecektir. Bu bağlamda, bir işyerinin, işvereni tarafından, bir şirkete sermaye olarak konulması halinde de, 4857 sayılı Kanun’un 6. maddesi anlamında işyerinin devri olarak kabul edilmeli kıdem süreleri birlikte hesaplanmalıdır.
Dosya içeriğinden, davacının, 03.03.2003-30.04.2012 tarihleri arasında, taşeron istisna müteahhitlik sözleşmesi çerçevesinde davalı B…. Şirketi’ne hizmet veren dava dışı Y…. İnş. Malzeme ve Mad. San. ve Tic. A.Ş.’nde çalıştığı, buradaki işinden kıdem tazminatını almakla ayrıldığı, 15.05.2012 tarihinde ise, davalı S…. Şirketi’nde işe başladığı ve sözleşmesinin 10.09.2012 tarihinde bildirimsiz şekilde feshedildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, mahkemece emsal karara dayanılarak davalılar arasındaki sözleşmenin muvazaalı olduğu kabul edilmiş ise de, yapılan araştırma eksik ve hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, öncelikle dava dışı Yapsan Şirketi ile davalı S… Şirketi arasında organik bağ bulunup bulunmadığı ve davalılar arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunup bulunmadığının araştırılması, geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunması halinde, davacının daha önce çalıştığı işyeri ve yaptığı işin, davalı Surtaş Şirketi’nde yaptığı iş ile aynı olup olmadığı tespit edilerek, sonucuna göre işyeri veya iş sözleşmesinin devri olup olmadığı belirlendikten ve böylece davacının kıdemi itibariyle iş güvencesi hükümleri kapsamında olup olmadığı açıklığa kavuşturulduktan sonra karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 28.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.