Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/37591 E. 2014/1327 K. 03.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/37591
KARAR NO : 2014/1327
KARAR TARİHİ : 03.02.2014

MAHKEMESİ : Erzurum İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/10/2013
NUMARASI : 2013/239-2013/569

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi …. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin davalı kurumda çalışmakta iken emekli olduğunu, davacının çalışmalarının mevsimlik çalışma olmadığını, esasında bütçenin imkanları doğrultusunda aralıklı çalışma yapıldığını, davacının ayrıca mevsim dışımda döner sermaye ve diğer imkanlar ile çalıştırıldığını, Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliğimin 12. maddesine göre bir yıldan az süren işler için de yıllık ücretli izin hakkı doğduğunu belirtmiş ve yıllık ücretli izin alacağının sözleşmenin sona erdiği tarihten itibaren kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının 2001 yılından itibaren kadroya geçtiğini ve kadrolu döneme ilişkin izinlerinin kullandırıldığını, kullanmadığı sürelerin de ücretlerinin ödendiğini, bu nedenle davacının alacak talep edemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, dava konusu yıllık ücretli izin alacağının reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, 7. Hukuk Dairesi tarafından yapılan temyiz incelemesi sonucunda, taraflardan, davacının yirmiyedi günlük iptal edilen yıllık izin süresi hakkında beyanları alınmaksızın davanın reddedilmesinin hatalı olduğu gerekçesi ile kararın bozulmasına hükmedilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bozma ilamının gereği olarak tarafların beyanları alınması sonrası davanın reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında uyuşmazlık davacı işçinin 2005 yılına ilişkin yirmiyedi günlük yıllık iznini kullanıp kullanmadığı noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Sözleşmenin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da, iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
Somut olayda, davacının 25.09.2006-02.11.2006 tarihleri arasında talep edip de uygun görülerek kullanmaya başladığı 2005 yılına ilişkin otuz günlük yıllık izni, hizmetine ihtiyaç duyulduğu gerekçesi ile yirmi yedi günlük kısmını kullanamadan sona erdirildiği, davacının bozma ilamı dışında bırakılarak kesinleşen yıllık izin alacağının iki yüz iki gün olduğu, sunulan belgeler ve davacı tarafından ödendiği kabul edilen yıllık izin alacağının yüzyetmişbeş gün olduğu, davalının bozma sonrası dosyaya ibraz ettiği yıllık izin belgeleri ile bozma öncesinde dosyaya sunduğu yıllık izin belgelerinin aynı belgeler olduğu, mahkemece kararın gerekçesinde gösterilen 19803 ve 1938 kayıt numaralı izin belgelerinin mükerreren hesaplandığı, davalının bozma sonrası dosyaya yeni bir yıllık izin belgesi sunmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacının kullandırıldığı ispat edilemeyen yirmiyedi günlük yıllık izin alacağı bulunduğu kabulü yerine yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.