Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/3755 E. 2014/2445 K. 17.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3755
KARAR NO : 2014/2445
KARAR TARİHİ : 17.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2012
NUMARASI : 2007/131-2012/1302
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız şekilde işverence feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile izin, fazla çalışma, hafta tatili alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını ve başka yerde çalışmasını sürdürdüğünü savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı ve davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Davacının hizmet süresi hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı işçi davalı işveren işyerinde 25.02.2000- 12.10.2005 tarihleri arasında kesintisiz olarak çalıştığını iddia ederken, davalı taraf davacının tüm çalışmalarının kuruma eksiksiz olarak bildirildiğini savunmuştur. Davacının sigortalı hizmet cetvelinin incelenmesinden 04.09.2001-31.12.2001, 01.10.2002-26.12.2002, 29.01.2003-09.12.2003, 05.01.2004-24.10.2004, 09.06.2005-18.07.2005 tarihleri arasında toplam 2 yıl, 4 ay, 20 gün hizmetinin kuruma bildirildiği, ara dönemlerde de başka işyerlerinden çalışmasının bildirildiği anlaşılmaktadır. Davacı tanıklarının beyanları hizmet süresinin tespiti hususunda yeterli olmayıp, davalı tanıkları davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığını bildirmişlerdir. Mahkemece sadece kuruma bildirilen süreler kabul edilerek hüküm kurulmuşsa da, davacının hizmet süresi yeterince aydınlatılmamıştır.
Yapılacak iş, öncelikle uyuşmazlık konusu dönemi kapsayacak şekilde dönem bordrolarını getirtmek ve bordro tanıklarını re’sen tespit edip dinlemek, gerek görüldüğü takdirde kurumdan sorulmak suretiyle veya ayrıntılı zabıta araştırması ile tespit edilecek komşu işyerlerinin işverenleri veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarının beyanlarına başvurmak, komşu işyeri tanıklarının çalışma süresini tereddütsüz belirlemek amacıyla gerek görüldüğü takdirde hizmet döküm cetvellerini getirtmek, davacının davalı işveren işyerinde çalıştığı birimlerdeki belgelerde adının bulunup bulunmadığını gerekirse işyerinde keşif de yapmak suretiyle denetlemek, davacıya yapılan ücret ödemeleriyle ilgili belgelerini istemek, iddia edilen dönemde davacının çalışmasının bildirildiği diğer şirketler ile davalı arasında organik bağ ya da alt işveren- asıl işveren ilişkisi bulunup bulunmadığını ve davacının çalışmasının kesintisiz olup olmadığını belirlemek; hizmet süresinin nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek, tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra, sonucuna göre farklı bir durumun ortaya çıkması halinde hüküm altına alınan alacaklar hizmet süresine göre yeniden belirlenerek karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17.02.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.