Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/37471 E. 2014/1326 K. 03.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/37471
KARAR NO : 2014/1326
KARAR TARİHİ : 03.02.2014

MAHKEMESİ : Denizli 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/04/2013
NUMARASI : 2010/258-2013/309

Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı D.. B.. avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının 01.08.1997 tarihinde davalı işyerinde çalışmaya başladığını, davalının Denizli Belediyesi’nden almış olduğu ihaleyle tıbbi atık toplama işini yaptığını, davalı tarafında iş sözleşmesinin feshedildiğinin sözlü olarak kendisine bildirildiğini, iş sözleşmesinin davalı işverenlikçe haksız feshi nedeniyle fazla haklarını saklı tutup kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, resmi ve dini bayram ücreti, 2003 yılı kasım ayı on üç günlük ücret alacaklarının ayrı ayrı faizleriyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı alt işveren vekili davaya yazılı yanıt vermemiş, duruşmadaki beyanında davayı kabul etmediklerini savunmuştur.
Davalı belediye vekili, cevap dilekçesinde dava konusu taleplerin zamanaşımı, husumet ve usuli nedenlerle reddini savunmuştur.
Mahkemece verilen 2005/141 esas ve 2008/59 sayılı kararla davacının istekleri kısmen hüküm altına alınmıştır.
Davacı ve davalı vekilinin temyizi üzerine inceleme yapan Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2008/22805 esas 2010/7145 karar sayılı ilamında; davalı şirket ile dava dışı şirket arasında işyeri devrine ilişkin hükümler uygulanmasının gerektiği ve davalı şirketin izin ücreti ve ihbar tazminatından sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu belirterek kararın bu gerekçe ile bozulmasına hükmetmiştir.
Mahkemece Yargıtay bozma ilamına aynen uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam edilmiş, davalılar dava konusu alacaklardan sorumlu tutulamayacaklarını savunarak davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece bozma üzerine yapılan yargılama sonunda hesap bilirkişisinden alınan ek raporda belirlenen alacakların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı belediye vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Hüküm fıkrasında, taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar açık ve tereddüte yer vermeyecek şekilde açıklanmalıdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/2. maddesinde; hüküm fıkrasında bulunması gereken hususlar “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” şeklinde düzenlenmiştir.
Davacı tarafından dava dilekçesinde açıkça istenen, yerel mahkemece 2005/141 esas 2008/59 sayılı kararı ile davacı lehine 132,60 TL olarak hükmedilen, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 16.03.2010 tarih 2008/22805 esas 2010/7145 karar sayılı ilamı ile bozma kapsamı dışında bırakılan ücret alacağı hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.