YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3590
KARAR NO : 2014/1728
KARAR TARİHİ : 07.02.2014
MAHKEMESİ : İstanbul 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2012
NUMARASI : 2011/216-2012/972
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesini ücretlerinin ödenmemesi sebebi ile haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile izin, geçim indirimi, ücret, yol ve yemek alacağını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davalı taraf lehine hükmedilen vekalet ücreti hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 326/2 maddesinde “Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır.” öngörülmüştür.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12/1. maddesinde, “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Belirlenen bu ücret Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz.” hükmü yer almaktadır. Buna göre hükmedilecek vekalet ücreti-dava miktarı itibariyle 1.200 TL’nin aşağısında kalmasına rağmen- anılan madde gereği 1.200,00 TL’den az olamayacaktır.
Ancak, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 30.06.2011 tarihli YD İtiraz No : 2011/321 numaralı kararı ile konusu para ile değerlendirilen davalarda hükmedilecek nispî avukatlık ücretinin tarifeye göre belirlenen maktu avukatlık ücretinin altında kalması durumunda, hükmedilecek maktu vekâlet ücretinin de asıl alacağı geçmeyeceği yönünde bir sınırlandırma getirilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden, asıl alacak tutarından fazla maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi sonucunu doğuracak şekilde asgari sınır getirilmesine yönelik tarife kuralının tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenecek nispî avukatlık ücretinin, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten (maktu avukatlık ücreti) az olamayacağına ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12/1. maddesinin son cümlesinin yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12/2. maddesi “Şu kadar ki asıl alacak miktarı 3.333,33 TL’ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının, ikinci bölümünde, icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücrettir. Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez.” hükmünü içermektedir.
Fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili ücretlerinde yapılacak hakkaniyet indirmi sonucu davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesi hakkaniyete aykırı sonuçlara sebep olduğundan ve konuyla ilgili olarak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde de herhangi bir kurala yer verilmediğinden, indirim nedeniyle reddine karar verilen miktar bakımından, kendisini vekille temsil ettirmiş olan davalı yararına avukatlık ücretine hükmedilemeyeceği kabul edilmiştir.
Somut olayda davacı dava dilekçesi ile kıdem tazminatı ile izin, geçim indirimi, ücret alacaklarını, yol ve yemek alacağını alacağını istemiş mahkemece bilirkişi raporu doğultusunda talepleri kısmen kabul edilmiştir. Dosya kapsamına göre 50,00 TL yol ve yemek alacağının reddine karar verildiği halde karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12/2. maddesi nazara alınmadan davalı lehine 6,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi hatalıdır.
Ancak belirtilen bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 436/2, 438/7 maddeleri uyarınca mahkeme hükmünün aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
Sonuç:
Hüküm fıkrasının 10. bendinde yazılı “6 TL nisbi vekalet ücretinin ” sözcüklerinin hükümden çıkartılarak, yerine ” 50 TL vekalet ücretinin ” yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 07.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.