Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/3514 E. 2014/2372 K. 14.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3514
KARAR NO : 2014/2372
KARAR TARİHİ : 14.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2012
NUMARASI : 2008/139-2012/1226

Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 16.11.2005-04.03.2008 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı bir sebep yokken feshedildiğini, aylık net ücretinin 1.100,00 TL olduğunu iddia ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, ücret alacaklarının faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiği, ancak fazla çalışma ve ücret alacaklarının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı ve fazla çalışmanın ispatı ile fazla çalışma ücretinin hesaplanması konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği kabul edilmelidir.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazı kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazı kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile ispatlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazı kayıt ileri sürülmemesi, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda; davacının haftanın beş günü saat 08:00-18:00 arası çalıştığı, haftanın bir günü ise nöbette kalarak yirmidört saat çalıştığı anlaşılmaktadır. Buna göre yirmidört saatlik çalışmanın fiilen en fazla ondört saat çalışma şeklinde olabileceği Yargıtay yerleşik uygulaması olup, bunun gözardı edilmesi isabetsizdir. Aynı şekilde Yargıtay denetiminden geçen çalışma şekli benzer olan dosyalarda ara dinlenmesinin iki saat olarak kabul edildiği görülmektedir. Aynı işyerinde farklı ara dinlenmesi uygulandığına dair somut veriler bulunmadığından ara dinlenmesinin iki saat olarak alınması gerekirken bunun yapılmaması da hatalıdır.
Diğer taraftan dosyada tüm bordrolar mevcut olup, bordrolardan 2008 yılına ait olanlarında ek ödeme ve ek mesai ödemesi haneleri bulunurken 2005-2007 yılları arasında ise diğer ödemeler hanesi vardır. Bunun dışında belirli dönemlere ilişkin nöbet çizelgeleri ile 2006/03-2008/02 arası garanti bankasına yazılan fazla mesai/mesai ödeme talimatları ve davacının bu talimatları doğrulayan hesap ekstresi dosya kapsamında yer almaktadır. Ekstrede ise aylar itibariyle değişen miktarlarda fazla çalışma ödemesi gözükmektedir. Mahkemece yapılacak iş bu ödemelerin bordrolardaki diğer ödeme/ek ödeme/ek mesai ödemesi adı altında tahakkuk eden ödemeler olup olmadığının araştırılıp değerlendirilmesi ve sözkonusu ödemelerin örtüşmesi halinde artık bu dönemler için daha fazla çalışıldığının ancak yazılı delille ispat edilebileceğinin gözardı edilmemesidir. Bu kapsamda da dosyadaki yazılı deliller dikkate alınarak bu konuda bir değerlendirme ve ulaşılan sonuca göre hesaplama yapılmalıdır. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
3- Mahkemece ulaşılan sonuca göre yargılama gideri ile ilgili “Davalı tarafça yapılan masraflar toplamı olan 157,75 TL yargılama giderinden red ve kabule göre 108,56 TL sinin davalıdan tahsiline davacıya verilmesine, geri kalanının davacı üzerinde bırakılmasına,” denilmiş ise de davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ret-kabul oranına göre davacıdan tahsili ile bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekmektedir. Kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.