Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/3369 E. 2014/2038 K. 11.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3369
KARAR NO : 2014/2038
KARAR TARİHİ : 11.02.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 14. İş Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2012
NUMARASI : 2009/1016-2012/1022

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ….tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin 30.06.2006 tarihinde haklı bir sebep olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek, davalıdan kıdem – ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil alacağının tahsilini istemiştir.
Davalı ise, davacının 31.05.2006 tarihinde kendi işyerini açmak için iş sözleşmesini feshettiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının emekli olmak suretiyle iş sözleşmesini sona erdirdiği gerekçesiyle, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacı ve davalı vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ıslahtan sonra zamanaşımı defi ileri sürülmesinden dolayı yıllık ücretli izin alacağınının ıslahla artırılan miktarının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı noktasında toplanmaktadır.
Yıllık ücretli izin alacağı fesih tarihinde muaccel hale gelip, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 126/3. maddesi gereğince beş yıllık bir zamanaşımı süresine tabidir.
Somut uyuşmazlıkta, iş sözleşmesinin fesih tarihi 31.05.2006 tarihi olup, dava 24.11.2009 tarihinde açılmıştır. Davacı, dava dilekçesinde 100,00 TL yıllık ücretli izin alacağı talebinde bulunmuş, 12.03.2012 tarihli bilirkişi raporundan sonra 24.04.2012 harç tarihli dilekçesi ile talebini rapor doğrultusunda artırmıştır. Davalının ıslaha karşı süresinde zamanaşımı definde bulunması üzerine bilirkişi ek raporunda, davanın fesihten itibaren beş yıl içinde açıldığı gerekçesiyle hesapta bir değişiklik olmayacağını değerlendirmiş, mahkemece bu değerlendirmeler doğrultusunda yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmıştır.
Davacı yıllık ücretli izin alacağına ilişkin kısmi dava açmış olup, talep edilen alacak açısından zamanaşımı kesilmekte ise de, bakiye kısım hakkında zamanaşımı işlemeye devam etmektedir. Bu durumda ilk dava dilekçesi ile talep edilen 100,00 TL yıllık ücretli izin alacağı dışında kalan kısım zamanaşımına uğradığından, ıslahla artırılan bakiye yıllık ücretli izin alacağının reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalıdır.
3- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, kıdem tazminatı faiz başlangıç tarihinin hangi tarih olması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının 24.11.2009 harç tarihli dilekçesi ile dava açtığı, 31.05.2006 tarihinde ise emekli olduğu anlaşılmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 120. maddesi gereğince kıdem tazminatını düzenleyen 1475 sayılı Kanun’un 14. maddesi halen yürürlüktedir. Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi durumunda faiz başlangıç tarihi fesih tarihidir. Ancak emeklilik sebebiyle işten ayrılma durumunda 1475 sayılı Kanun’un 14/3. maddesine göre işçinin bağlı bulunduğu kurum veya sandığa başvurduğunu belgelemesi gerekmektedir. Bu halde, faiz başlangıç tarihi anılan belgenin işverene verildiği tarih olmalıdır. Emekliliğe hak kazanma belgesi, işverene bildirilmediği takdirde, faiz başlangıcı davanın açıldığı veya icra takibi yapılmışsa takibin yapıldığı tarihtir.
Somut olayda, davacının emeklilik belgesini işverene bildirmediği anlaşıldığından kıdem tazminatına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, faiz başlangıcında emeklilik tarihinin esas alınması isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.