Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/27259 E. 2014/35468 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/27259
KARAR NO : 2014/35468
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 10. İş Mahkemesi
TARİHİ : 29/05/2013
NUMARASI : 2011/317-2013/499

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, rızası alınmadan sefer primlerinin 100’er € aşağı çekildiğini, aşağı indirilen sefer primlerinin eski hale getirilmesi ve yapılan kesintilerin iadesi talebi ile izne ayrıldığını, izin dönüşü talebinin reddi üzerine haklı sebeple iş sözleşmesini sona erdirdiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile izin, genel tatil ve sefer primi alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının ilk çalışmasının istifa ile sona erdiğini, ikinci çalışmasının ise devamsızlık sebebi ile haklı olarak feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2.Davacı ilk dönem çalışmasının kıdem tazminatına esas süreye eklenip eklenemeyeceği hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda; davacı işçi rızası alınmadan sefer primlerinin 100’er € aşağı çekildiğini, aşağı indirilen sefer primlerinin eski hale getirilmesi ve yapılan kesintilerin iadesi talebi ile izne ayrıldığını, izin dönüşü talebinin reddi üzerine haklı sebeple iş sözleşmesini sona erdirdiğini ileri sürerken; davalı işveren, davacının ilk çalışmasının istifa ile sona erdiğini, ikinci çalışmasının ise devamsızlık sebebi ile haklı olarak feshedildiğini savunmuştur. Davacı işçi davalı işveren işyerinde 27.08.2001-20.20.2005 ve 18.01.2006-14.03.2011 tarihleri arasında fasılalı olarak iki dönem halinde çalışmış olup, dosya içindeki 19.10.2005 tarihli elle yazılan istifa dilekçesinde “27.08.2001 tarihinde başladığım görevimden 19.10.2005 tarihinde kendi isteğimle istifa ediyorum” yazdığı, ancak mahkemece istifa dilekçesi üzerinde durulmadan sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Davacı duruşmaya çağrılmalı ve söz konusu istifa dilekçesine karşı diyecekleri sorulmalı; şahitler da yeniden dinlenerek istifa dilekçesine ilişkin görgü ve bilgileri tespit edilmeli, oluşacak sonuca göre davacının ilk dönem çalışmasının kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona erip ermediği ve dolayısıyla ilk dönem çalışmasının kıdem tazminatına esas süreye eklenip eklenmeyeceği hususu yeniden bir değerlendirmeye tabi tutulmalıdır. Eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3.Taraflar arasında davacı işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır.
Somut olayda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının izin ücreti, kıdemine göre hak kazandığı izin süresinden yıllık izin talep dilekçelerinde belirtilen süreler mahsup edilerek hesaplanmıştır. Ancak uluslar arası tır şoförü olarak çalışan davacının, izin talep dilekçelerinde belirtilen tarihlerin bir kısmında yurt dışında olduğu anlaşıldığından bu sürelerde çalıştığı ve izin kullanmadığı kabul edilerek sonuca gidilmiştir. Davacı duruşmaya davet edilerek, yurt dışında olduğu anlaşılan izin talep dilekçelerinde yazan tarihlerde çalışıp çalışmadığı ve izinli olup olmadığı hususları sorularak, oluşacak sonuca göre izin alacağı hakkında bir karar verilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4.Davalı vekili tarafından, fesih sırasında işçiye 371,94 TL ödeme yapıldığı savunulmuş olup, dosya içerisinde adı geçen ödeme belgesine rastlanmadığından; varsa işverenden celp edilmeli ve ödeme yapıldığının anlaşılması halinde yapılan ödeme hesaplanan izin alacağından mahsup edilmelidir. Eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.