Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/26228 E. 2014/35509 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/26228
KARAR NO : 2014/35509
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 02/04/2013
NUMARASI : 2012/274-2013/201

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 18.11.2003-27.10.2011 tarihleri arasında çay ocağı sorumlusu olarak çalıştığını, davalı işverenin işçisi O. Ö. ile işyerinde tartıştıklarını ve bu tartışma gerekçe gösterilerek iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık ücretli izin alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının 18.11.2003-27.10.2011 tarihleri arasında çay ocağı sorumlusu olarak görev yaptığını, dava dışı O. Ö. ile tartışması ve tartışma sonucunda O.Ö.’ı yaraladığının tespit edilmesi üzerine iş sözleşmesinin haklı sebeple derhal feshedildiğini davacının kullanmadığı yıllık izninin olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece dava dışı işçi ile davacı arasında yaşananların kavga boyutunda olmadığı ve olayı davacının başlatmadığı gözetilerek davalının haklı feshi ispatlayamadığı gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne, yıllık ücretli izin talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık iş sözleşmesinin işverence haklı sebebe dayalı olarak feshedilip feshedilmediği noktasındadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 25. maddesinin II. bendinde, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığında işverenin haklı fesih imkanının olduğu açıklanmıştır. Yine aynı maddenin II. bendinin (d) alt bendinde, işçinin işverene yahut onun ailesi üyelerinden birine yahut işverenin başka işçisine sataşması gibi davranışların da işverene haklı fesih imkanı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkanı tanımaktadır.
Davacının 18.11.2003-27.10.2011 tarihleri arasında davalı işyerinde çay ocağı görevlisi olarak çalıştığı, iş sözleşmesinin haklı bir sebep olmaksızın davalı tarafından feshedildiğini ileri sürdüğü, davalı işverenliğinse davacının iş sözleşmesinin işyerinde çalışan başka bir işçiye sataşması sonucu haklı sebeple feshedildiğini savunduğu, mahkemece davacının davranışlarının haklı feshi gerektirecek ağırlıkta olmadığı değerlendirilerek davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmiştir
Dosya içerisinde bulunan tutanaklar, şahit beyanları, güvenlik kamerası kayıtları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, dava dışı işçinin küfür etmesi üzerine davacının iki adet cam bardağı dava dışı işçiye fırlattığı ve arada bulunan paravana çarparak kırılan bardak parçalarının dava dışı işçiyi yaraladığı ve bu olay üzerine kavgaya karışan dava dışı işçinin iş sözleşmesinin haklı sebeple feshedildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle iken davacının, davalının işçisine sataşmak suretiyle ahlak ve iyiniyet kurallarını ihlal eder şekilde davrandığı ve bu sebeple kıdem ve ihbar tazminatı isteminin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda belirtilen sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine kesin olarak 15.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verilmiştir.