Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/2616 E. 2014/935 K. 27.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2616
KARAR NO : 2014/935
KARAR TARİHİ : 27.01.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. İş Mahkemesi
TARİHİ : 15/10/2012
NUMARASI : 2011/246-2012/1101

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi . ….. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı işveren işyerinde mekanik teknisyen olarak görev yapmakta iken fesih tarihinden iki ay önce davalı işveren yetkilileri tarafından bu görevinden alarak vasıfsız işçi olarak düz cam sevkiyatında görevlendirdiğini, ayrıca ücretlerin her ay gecikmeli ve eksik olarak ödendiğini, hafta sonu tatil günleri, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin de ödenmediğini ve bu sebeplerle iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile izin, fazla çalışma, hafta ve genel tatil alacaklarını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının ardı ardına iki işgünü mazeretsiz olarak işe devamsızlık yaptığını, iş sözleşmesinin işverence devamsızlık haklı sebebine dayanılarak feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatili ve genel tatil ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu’nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Somut olayda, davacının hak ettiği fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacakları hesaplanırken dosyaya sunulan kartlı giriş- çıkış kayıt dökümünün, davacı tarafından imzalanmadığı gerekçesiyle dikkate alınmadığı ve şahit anlatımları ile sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Ancak kartlı geçiş sistemi, işe giriş çıkışları kart basma saatine göre tespit ederek sistemde saklayan ve dökümü istendiğinde liste halinde veren bir sistemdir. Bu sebeple bu kayıtlarda davacının imzasının olmaması doğaldır. Mahkemece bu tür kayıt sistemine işverence elle müdahale yapılabileceği ve bu belgelere itibar edilemeyeceği de belirtilmiş olup, yargılama sırasında kayıtlara işverence müdahale edildiği, kayıt dışında da çalışmalar bulunduğu veya kart bastırılmadan çalışma yaptırıldığı iddia ve ispat edilmediğine göre fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil alacakları hesaplanırken giriş çıkış kayıtları esas alınmalıdır. Mahkemece, bilirkişiden adı geçen alacaklar yönünden işyerinde ara dinlenme süresinin günlük bir buçuk saat olarak uygulandığı da gözönünde bulundurularak, kart basma kayıtlarına göre hesaplama yapılması için ek rapor aldırılmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile şahit beyanlarına itibar edilerek sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.