Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/25683 E. 2014/35413 K. 11.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25683
KARAR NO : 2014/35413
KARAR TARİHİ : 11.12.2014

MAHKEMESİ : İzmir 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 29/05/2013
NUMARASI : 2011/877-2013/355

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Söz konusu alacakların ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de iddia edilen dönemlerde çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Bu alacakların yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, davacının fazla çalışma alacakları talebi kabul edilmiş ise de, davalı tarafından sunulan davacıya ait imzalı işe devam çizelgelerinde günlük çalışmanın toplam dokuz saat olup, burbuçuk saat ara dinlenmesi ile günde yedibuçuk saat olduğu, buna göre haftada kırkbeş saati aşmayacak şekilde düzenlendiği, bu düzenleme sonucu tahakkuk eden ücretlerin davacının ücret ödemelerine mahsus hesabına yatırılarak ödendiği, fazla çalışma yapıldığında ertesi gün eksik çalışma yaptırılarak denkleştirme uygulandığı görülmektedir. Emsal dosyalarda mahkemece, Bölge Çalışma Müdürlüğü tarafından bildirilen tespitte, işçilerin turuncu kampanya günleri yaptıkları fazla çalışmanın denkleştirme suretiyle, takip eden günlerde yapılan eksik çalışma ile telafi edildiği belirtilmekte, ancak işçilerin genel olarak haftalık normal çalışmada işe başlamadan önce 1/2 saat, işyerinin kapanışını takiben de 1/2 saat, işe hazırlık ve kapanış işlemleri için fazla çalışma yaptıktan böylece işçilerin günde bir saat haftada altı saat fazla çalışma yaptığının tespit edildiği, bu tespit ve görüşler doğrultusunda yapılan değerlendirmede, iki vardiya halinde çalışma yapılan işyerinde I. vardiyada başlayan işçinin işe 1/2 saat erken gelerek işe başladığı fakat çalışması işyerinin kapanışına kadar sürmediği daha önce işyerinden ayrıldığı için kapanış nedeni ile işyerinin kapanmasından 1/2 saat sonra işyerinden ayrılması, yani 1/2 saat daha fazla çalışması söz konusu olamayacağı, II. vardiyaya gelen işçi de, işyeri açılmış olduğu bu sebeple aynca açılış için özel bir hazırlık yapması gerekmediği için, açılış için erken geldiği gerekçesinden söz edilemeyeceği, ancak kapanıştan sonra 1/2 saat fazla çalıştığının kabulü gerekeceği, bu durumda, işyerinde çalışan işçilerin, bu arada davacı işçinin, çalışması süresince, vardiyasına göre, ancak işe 1/2 saat erken geldiği veya 1/2 saat geç çıktığı, böylece ancak günde 1/2 saat, haftada 3 saat fazla çalıştığının kabulü gerektiği, ancak davacı işçinin, ücret artı prim sistemi ile çalıştığı, davacı işçinin hafta da üç saat fazla çalışma ücreti alacağının, ortalama satış primi ile fazlasıyla karşılandığından, bu yöndeki talebinin reddine karar verilmiş, kararlar yapılan temyiz incelemesi sonucu onanarak kesinleşmiştir. Somut olayda, davacıya çalışması karşılığı ödenen aylık ücret brüt 1.500,00 TL olup, ayrıca günlük 29,63 TL mağaza tazminatı ve 7,44 TL prim ödendiği görülmektedir. Buna göre, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacının fazla mesai alacağı iddiasını ispatlayamadığı kabul edilerek, bu iddiaya dayalı fazla mesai ücreti talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 11.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.