Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/25342 E. 2014/34840 K. 09.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25342
KARAR NO : 2014/34840
KARAR TARİHİ : 09.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 20. İş Mahkemesi
TARİHİ : 16/05/2013
NUMARASI : 2013/295-2013/157

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalıya ait işyerinde 15.09.2005-09.04.2011 tarihleri arasında çalıştığını, 2011 yılı Mart ayı ücreti ile fazla çalışma, hafta tatil ve ulusal bayram genel tatil ücretlerinin ödenmemesi nedeni ile iş sözleşmesini 4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II maddesi gereğince haklı sebebe dayalı feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, taraflar arasındaki iş sözleşmesinin devamsızlık haklı nedenine dayalı olarak feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu, davacının fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günleri çalışma iddiasını tanık beyanları ile ispatladığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İşçilik alacaklarının zaman aşımına uğrayıp uğramadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zaman aşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu “eksik bir borç” haline dönüştürür ve “alacağın dava edilebilme özelliği”ni ortadan kaldırır.Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu incelemesi mümkün değildir.
Somut olayda, davacı 04.04.2013 tarihli dilekçesi ile fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücret alacağı taleplerini ıslah yolu ile arttırmıştır. Davalı vekili ıslah ile talep edilen bu miktarlar yönünden süresi içerisinde zaman aşımı defini ileri sürmüştür. Islah tarihi itibarıyla zaman aşımına uğrayan alacak miktarları söz konusudur. Islahtan sonra yapılan zamanaşımı savunması değerlendirilmeden sonuca gidilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 09.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.