Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/25154 E. 2014/34679 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25154
KARAR NO : 2014/34679
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : İzmir 9. İş Mahkemesi
TARİHİ : 03/06/2013
NUMARASI : 2012/141-2013/306

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile izin, fazla çalışma, genel tatil, ücret ve prim alacakları ile yapılan ücret kesintisinin iadesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının iş sözleşmesinin devamsızlık haklı sebebine dayanılarak feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini fesihte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı ve davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1.Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2.Davacı temyizi yönünden; davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda, davalı işveren işyerinde satış şefi olarak çalışmış olan davacı işçi, fazla çalışma yaptığını ancak karşılığının ödenmediğini ileri sürerek fazla mesai alacağı isteğinde bulunmuştur. Mahkemece, fazla çalışma alacağının reddine karar verilmiş ise de; davacının yaptığı işin niteliğinin fazla mesaiyi gerektirip gerektirmediği hususu yeterince aydınlatılmamıştır. Gerekirse işyerinde keşif de yapılmak sureti ile davacının yaptığı işin niteliği gereği fazla mesaiyi gerektirip gerektirmediği tespit edilmeli ve davacının fazla mesai yaptığının anlaşılması halinde; ücret, prim karşılığı çalıştığı anlaşılan davacı yönünden bu tür çalışma biçiminde, fazla çalışma ücretlerinin zamsız kısmının sabit ücret içerisinde ödendiği kabul edildiğinden, fazla çalışma alacağı, sadece % 50 zam nispetine göre hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır. Eksik inceleme ve araştırma ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3.Davacı temyizi yönünden; davacının genel tatil ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda; davacı işçi, genel tatillerde de çalıştığını ancak karşılığının ödenmediğini ileri sürerek genel tatil alacağının hüküm altına alınmasını istemiştir. Genel tatil alacağının ispatında, çalışma şeklini belirleyen işyeri kaydının bulunmaması halinde tanık anlatımı ile sonuca gidilmektedir. Yargılama sırasında dinlenen tanıklar genel tatillerde çalışma yapıldığını doğrulamış olup, usulüne uygun olarak ispatlandığı anlaşılan genel tatil alacağının hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
4.Davacı temyizi yönünden; davacının ödenmeyen ücret alacağı bulunup bulunmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlı konusudur.
Somut olayda; davacı işçi ödenmeyen ücret alacağı bulunduğunu ileri sürerek ücret alacağı talebinde bulunmuştur. Mahkemece ücret alacağının da reddine karar verilmiş ise de; Nisan 2012 döneminden 23 günlük ücretinin ödendiği davalı tarafından ispatlanamadığından, davacının 23 günlük ücreti hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır. Eksik inceleme ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
5.Davacı temyizi yönünden; davacı işçinin ücretinden yersiz kesinti yapılıp yapılmadığı ve yapılmış ise de iadesinin gerekip gerekmediği hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda; davacı işçi, tüm çalışma dönemi boyunca ücretinden özel kesinti adı altında bir kesinti yapıldığını ve bunun yasal dayanağı bulunmadığını ileri sürerek ücret kesintisinin iadesini istemiştir. Mahkemece isteğin reddine karar verilmiş olmakla birlikte; davacının ücret bordrolarının incelenmesinde C/H borcu adı altında bir kısım kesintiler yapıldığı anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında dinlenen tanıklar da müşterilerden tahsil edilemeyen hesapların kesinti adı altında ücretlerinden kesildiğini doğrulamışlardır. Mahkemece, ücret bordrolarında yer alan C/H borcu adı altındaki kesintilerin dayanağı araştırılıp tespit edilmeli ve cari açığın bu şekilde kapatılmaya çalışıldığının anlaşılması halinde, fark ücret alacağı hesaplanıp hüküm altına alınmalıdır. Bu yön göz önünde bulundurulmadan sonuca gidilmesi hatalı olup kararın bozulması gerekmiştir.
6.Davalı temyizine gelince; davacı işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda; davacı işçinin izin ücreti alacağı, kıdemine göre hak kazandığı 130 günden kullandırıldığı anlaşılan 6 günün mahsubu ile 124 gün karşılığı hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Davalı tarafça bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde bir kısım izin dökümü evrakı sunulmuş olup, söz konusu belgelerde izin kullanılan günlerin belirtildiği, ancak davacı tarafından imzalanmadığı anlaşılmaktadır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu sebeple, davalı işverenden varsa imzalı izin belgelerini sunması istenmeli ve davacı duruşmaya davet edilerek, davalı tarafından sunulan belgelere karşı diyecekleri sorulduktan sonra oluşacak sonuca göre davacının izin alacağı hakkında bir karar verilmelidir. Eksik inceleme karar verilmesi hatalı olup kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.