Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/25128 E. 2014/34725 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25128
KARAR NO : 2014/34725
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/05/2013
NUMARASI : 2011/405-2013/351

Hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin iş sözleşmesinin işverence haklı sebep olmadan feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatlarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; duruşmaya usulüne uygun çağrılmasına rağmen davaya cevap vermemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalı feshinin haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
21.06.2005 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nun 76. maddesi ile yürürlükten kaldırılan 507 sayılı Kanun’un 2. maddesinde “İster gezici olsun ister bir dükkan veya bir sokağın belli yerinde sabit bulunsunlar ticari sermayesi ile birlikte vücut çalışmalarına dayanan ve geliri o yer ve gelenek ve teamülüne nazaran tacir niteliğini kazanmasını icap ettirmeyecek miktarda sınırlı olan ve bu bakımdan ticaret sicili ve dolayısıyla ticaret ve sanayi odasına kayıtları gerekmeyen, ayni niteliğe (sermaye unsuru olsun olmasın) sahip olmakla beraber, ayrıca çalıştığı sanat, meslek ve hizmet kolunda bilgi, görgü ve ihtisasını değerlendiren hizmet, meslek ve küçük sanat sahipleriyle bunların yanında çalışanlar ve geçimini sınırlı olarak kamyonculuk, otomobilcilik ve şoförlükle temin eden kimselerin 1. maddede belirtilen amaçlarla kuracakları dernekler bu kanun hükümlerine tabidir” denilmektedir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun istisnalar başlığını taşıyan 4. maddesinin I bendinde mülga 507 sayılı Kanun’un 2. maddesine atıfta bulunularak anılan madde uyarınca üç kişinin çalıştığı işyerlerinde ve iş ilişkilerinde 4857 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmayacağı belirtilmiştir.
Mevcut kanuni düzenlemeler çerçevesinde somut olayda; davacının yukarıda bahsedilen 507 sayılı Kanun döneminde çalışma iddiası olup, 15.01.1998-31.01.2005 tarihleri arasındaki hizmet süresi konusunda taraflar arasında ihtilaf yoktur. Bu konuda çözümlenmesi gereken nokta, 507 sayılı Kanun’un yürürlükte olduğu çalışma döneminde davalının esnaf olup olmadığıdır. Bu kapsamda davalının esnaf tanımı içinde olup olmadığı tespit edilerek davaya bakmakla görevli mahkemenin iş mahkemesi olup olmadığı belirlenmelidir. Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olduğu kabul edilerek bu konu mahkemece re’sen araştırılmalıdır. Mahkemece eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.