Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/24771 E. 2014/34306 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24771
KARAR NO : 2014/34306
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

MAHKEMESİ : Ankara 16. İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/04/2013
NUMARASI : 2012/576-2013/259

Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, davalının, müvekkili nezdinde işçi olarak çalışmakta iken TİS’e göre ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının eksik ödendiğinden bahisle Ankara 7. İş Mahkemesinin 2010/373 Esas sayılı dosyasında dava açarak alacak talebinde bulunduğunu, yapılan yargılama sonucunda, mahkemece, tüm alacaklarının eksiksiz ödenmiş olması nedeniyle “…Sübut bulmayan davanın reddine…” karar verildiği, söz konusu kararın Yargıtay 9.Hukuk Dairesi’nin ilamı ile onanarak kesinleştiğini, kesinleşen dosya kapsamında bilirkişi raporuna göre fazla ödendiği tespit edilen 2.392,55 TL ücret, 278,81 TL ilave tediye ve 321,70 TL ikramiyeden doğan fark alacaklarına ilişkin davalıya yapılan toplam 2.992,55 TL nin ödetilmesini istemiştir.
Davalı, fazlalık görünenlerin TİS dışında Bakanlıkça yapılan ödemelerden kaynaklandığını hakkında TİS uygulandığını işverence yapılan bu ödemlerin geri istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, mahkemenin kesinleşen dosyasında davacı kurumun davalıya fazla ödeme yaptığı tespit edilmiş ise de, davacı Devlet Kurumu olup, davalının ise işçi olduğu, kurumca davalı işçiye yasaya dayanılarak fazla ödemede bulunulduğu, davacı kurumun davalıya oranla büyük bir hesaplama üstünlüğü bulunduğu, davalı işçinin iyiniyetli olduğu, taraflar arasında ekonomik ve sosyal açıdan büyük fark olup, olayın özelliği itibariyle davacı kurumun zarara katlanması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davada, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıya fazla ödenen miktarın tahsili talep edilmektedir.
Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 62.maddesi (6098 sayılı TBK.’nun 78.maddesi) gereğince, borç olmayanı rızası ile ödeyen kimse yanlışlığa düştüğünü ispat ettiği takdirde ödediğini geri isteyebilir. Bu madde de belirtilen yanlışlık eda ile ilgili olup, edada bulunan da bağışlama irade ve arzusunun bulunmadığını gösteren bir yanılmadır.
Başka bir deyişle, davacı idarenin tahakkuk memuru hataya düşmeseydi, davalıya edada bulunmayacağı anlamına gelmektedir.
Hukuk Genel Kurulu’nun 05.12.1984 tarih, 1982/13; 387 esas- 1984/997 karar sayılı kararı ile herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemelerin idare tarafından Borçlar Kanunu’nun sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri istenebileceği açıklanmıştır.
Bu durumda, mahkemece; kesinleşen dosyadaki bilirkişi raporu doğrultusunda 2.992,55 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması isabetsiz olmuştur.
O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine 04.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.