Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/2418 E. 2014/463 K. 20.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2418
KARAR NO : 2014/463
KARAR TARİHİ : 20.01.2014

MAHKEMESİ : Ankara 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2012
NUMARASI : 2011/453-2012/1311

Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi . …. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı nezdinde işyeri hekimi olarak çalıştığını, altı aylık ücretinin ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, kıdem tazminatının ödenmediğini, yıllık izinlerini kullanmadığını belirterek ücret, yıllık izin ücreti ile kıdem tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının 09:00-16:00 saatleri arasında Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nın resmi kurum hekimi olarak çalıştığını, davalı şirkette ise sadece hafta içi 17:15-18:15 saatleri arasında günde bir saat mesai yaptığını, Ankara dışına tayini çıktığını beyan ederek 30.06.2010 tarihi itibariyle hizmet vermediğini, keza davalı şirkette çalışmasına ilişkin yetki süresinin de dolduğunu, kıdem tazminatı talebinin haksız ve kanuni dayanaktan yoksun olduğunu, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nda izinlerini kullanırken davalı şirkette de çalışmadığını ve ücretini aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, dava konusu kıdem tazminatı ve ücret alacaklarının reddine, yıllık ücretli izin alacağının kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflar avukatlarınca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında uyuşmazlık davacı işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait ücretlere hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada ilişkinin sona erme şeklinin ve haklı olup olmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile ispatlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Sözleşmenin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu sebeple zamanaşımı da, iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
Somut olayda, davacının, davalı nezdinde 05.02.2004-23.06.2010 tarihleri arası işyeri hekimi olarak çalıştığı, bu dönemde dava dışı Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nda da görev yaptığı anlaşılmaktadır. Dosya içindeki belgelere göre davacının dava dışı Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı’nda çalışırken yıllık izin kullandığı ve bu dönemlerde davalı işyerinde de çalışmadığı hususu düşünülebilir.
Bu konuda davalının göstereceği deliller toplanıp sonucuna göre bir değerlendirme yapılmadan eksik araştırma ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ : Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 20.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.