Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/24106 E. 2014/34518 K. 04.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/24106
KARAR NO : 2014/34518
KARAR TARİHİ : 04.12.2014

MAHKEMESİ : Ankara 5. İş Mahkemesi
TARİHİ : 26/06/2013
NUMARASI : 2009/977-2013/823

Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı, iş sözleşmesinin haksız şekilde feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai, yıllık izin, maaş ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
İş sözleşmesinin tarafları, asgarî ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler.
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta primi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. İmzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda şahit beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Somut olayda, davacı aylık net ücretinin 1.000,00 TL olduğunu ileri sürmektedir. Davalı işveren tarafından ibraz edilen ücret bordrolarında, davacının ücreti asgari ücret olarak gösterilmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının aylık net ücretinin 1.000,00 TL olarak belirlenmesi ve talep konusu alacakların bu tespite göre hesaplanması hatalıdır. Davacının yaptığı iş, kıdemi, hizmet süresi dikkate alınarak emsal ücretin ilgili meslek kuruluşlarından sorulup, gelen cevaba göre gerekirse yeniden bilirkişi raporu alınarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-Somut olayda davacı ödenmeyen bir kısım işçilik alacaklarını talep etmiş bilirkişi raporunda yapılan hesaplama üzerine dava konusu alacaklar 22.03.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile arttırılmıştır. Davacının ıslah dilekçesine karşı davalı vekili tarafından yöntemine uygun biçimde zamanaşımı def’i ileri sürüldüğü halde dava konusu fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacakları bakımından zamanaşımı def’inin değerlendirilmesi için ek rapor alınmadan karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.12.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.