Yargıtay Kararı 22. Hukuk Dairesi 2013/23941 E. 2014/34232 K. 03.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 22. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/23941
KARAR NO : 2014/34232
KARAR TARİHİ : 03.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 9. İş Mahkemesi
TARİHİ : 29/05/2013
NUMARASI : 2010/404-2013/293

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili, davacının, 07.07.2005 – 13.04.2010 tarihleri arasında en son 780,00 TL net ücretle davalıya ait kargo kabul ve dağıtım bürolarında müşteri hizmetleri sorumlusu olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti, asgari geçim indirimi ve ücret alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin devamsızlığı sebebiyle haklı sebeple feshedildiğini, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamadığını, fazla mesai yapmadığını, bayram ve genel tatillerde çalışmadığını, yıllık izinlerini kullandığını, ödenmeyen ücret alacağı olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davacının davalı iş yerinde 07.07.2005 – 13.04.2010 tarihleri arasında en son 1.088,62 TL brüt ücretle çalıştığı, iş yerinde yol ve yemek yardımı yapıldığı, giydirilmiş brüt ücretinin 1.328,62 TL olduğu, iş sözleşmesinin, çalışma şartlarındaki aleyhe değişikliği davacının kabul etmemesi üzerine işverence haksız olarak feshedildiği, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, yıllık izinlerini kullanmış olması sebebi ile yıllık izin alacağı olmadığı, ödendiği ispat edilemediğinden ücret alacağı ile asgari geçim indirimi alacağı olduğu, bayramlarda çalışma yapması ve haftalık kırkbeş saati aşan oniki saat fazla mesai yapması sebebi ile bayram tatili ile fazla mesai alacağı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı, ulusal bayram genel tatillerde çalışıp çalışmadığı hususları taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Fazla çalışma yaptığını, ulusal bayram genel tatillerde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma ile ulusal bayram genel tatillerde çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir. İş yerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan şahitlerin anlatımlarına değer verilemez.
Somut olayda, mahkemece, davacı şahitlerinin beyanları ve taşıma irsaliyelerine göre, davacının haftaiçi iki gün 08:30 – 18:00, üç gün 08:30 – 21:30 ve Cumartesi günü 08:30 – 16:00 saatleri arasında çalıştığı, ara dinlenmelerinin ve haftalık kanuni çalışma süresinin düşülmesiyle, haftada oniki saat fazla çalışma yaptığı, dini bayramlar, yılbaşı ve 29 Ekim dışındaki ulusal bayram genel tatillerde çalıştığı kabul edilmiş ise de, çalışma gün ve saatleri davacı şahitlerinin beyanlarına göre belirlenmiştir. Şahitlerin beyanlarından, davacı ile tüm çalışma döneminde birlikte çalışmadıkları anlaşılmaktadır. Buna göre, davacı şahitlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına göre davalı iş yerinde davacı ile birlikte çalıştıkları süre belirlenerek, belirlenen bu süreler için fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil çalışmasının yukarıda belirtilen şartlarda ıspatlandığı kabul edilerek, diğer süreler için davalı şahitlerinin beyanlarına göre fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacaklarının hesaplanması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.